-

MİLLETVEKİLİ ALABOYUN DAN FLAŞ AÇIKLAMA

Türkiye Başkanlık Sistemine mi geçecek ?... Milletvekili Ali Rıza Alaboyun ile Gazeteci Yazar Erdoğan Kaya’nın yaptığı söyleşinin bir bölümünü dün yayınlamıştık. Alaboyun Bugün Soma, yeni hükümet, Başkanlık sistemi ve Sultanhanı Beldesinin ilçeligi, konusunda açıklamalar yaptı.

MİLLETVEKİLİ ALABOYUN DAN FLAŞ AÇIKLAMA
10 Eylül 2014 - 11:10
Sayın vekilim 2,5 aydır Soma başkanı olmanız nedeni ile çalışma yapıyorsunuz ve Aksaray’a fazla gelip gidemiyorsunuz bu konuda neler yapıyorsunuz?

“ Öncelikle şunu şöyleyim evet Aksaraya günü birlik gelip gidiyorum. Türkiye Cumhuriyetinin en büyük Maden faciası meydana geldi. Bu olayın bir yargı boyutu birde Parlamento boyutu var. Olaydan sonra bir araştırma komisyonu kurulmasını talep ettim, sonra Gurup Başkan vekilimizde bana Sayın Başbakanımızın bir komisyon oluşturulmasını istediğini bana söyledi ve önerge verip komisyon oluşturuldu. Bu komisyonda benim Başkan olmam istendi ve olaya başladık.

Bu araştırma internet üzerinden veya başka bir şekilde yapmamız mümkün değildi olay çok Kompite bir olay ve çok uzmanlık isteyen bir hadise. Benim Başkanlığımdaki heyet bu işi araştırmaya başladık. Tabi bu arada birde NATO gibi bir görevim var dolayısı ile çok yoğunum. Maden faciası dışarda yapılan bir araştırma değil, bu işle ilgili birçok insan, uzman ve çalışanları dinledik. Daha 45 gün gibi bir zamanımız var hazırladığımız raporu meclise sanacağız.

Somada içerden canlı çıkanları dinledik, diğer illerdeki ocakları inceledik. Bunu Milletvekillerimizin anlayacağı bir dille rapor ediyoruz. Bu konu artık Türkiye’de sorun olmaktan çıkmalı, doğru bilgilerle çözüm üretiyoruz.

Önümüzdeki günlerde Sayın Başbakanımız Davutoğlu’na konu hakkında bilgi verip bazı öneriler götüreceğiz. Mutlaka bir Maden Bakanlığı kurulmasını isteyeceğiz. Enerji başlı başına bir ayrı konu, Maden ayrı bir konu, bunu kendilerine ileteceğiz. Konuyu parlamentoda izah ederek açıklamalarda bulunacağız, eleştirilere cevap verip konuya çözüm bulacağız.

Bundan dolayı çalışmalarımızı aksatmamak için bazen telefonlarımızı zorunlu olarak kapatıyoruz. Bazen meclis çalışmaları oluyor, hemşerilerimiz bize anlayış gösterirlerse memnun olurum. Yoksa ne Aksaray’dan kopmamız var nede hemşerilerimizden. Yoğun çalışmamız olması nedeni ile telefonlara bakamıyorum, ben Milletvekili olmasam da her zaman Aksaray için çalışacağım ve gelip gideceğim, ben bu memleketin çocuğuyum” dedi.

       

Sayın Davutoğlu hemşerimiz Başbakan oldu, bize getirisi ne olur?

 

Sayın Davutoğlu ile iyi bir ilişkimiz mevcut, önceden sürekli görüştüğümüz ve çevre illerin Milletvekilleri ile sık sık evlerde bir araya gelip sohbet ettiğimiz bir Bakandı. Hatta son olarak bizim evde bir araya gelecektik bu gelişmeler oldu ertelendi. Kendisi sıcakkanlı ve rahat ulaşabileceğimiz bir kişilik. Hem bölgemiz, hem ülkemiz ve İslam alemi için bir kazançtır. Kendisi entelektüel bir siyasetçi, kendisini yetiştirmiş bir Başbakan.

Hatta bize Aksaray’ın Bakanı yok ben Aksaray’ında Bakanıyım derdi. Demiryolu konularını biz Bakanken de konuşuyorduk, kendisi de bu konuda çok duyarlı.Hatta Konya’ya geldiğinde aynı masada otururken Sultanhanın kendisini davet ettiğini söyledi ve gidelim mi diye sordu. Bende organize ederiz misafirimiz olmanız bizi şereflendirir dedim. Sultanhanının ilçelik konusu var. Tabi ben çok istiyorum ilçe olmasını hak da ediyorlar. Bunun kriterleri var bazı yerlerle beraber birlikte bir çalışma yaparız. Ben önümüzdeki günlerde Soma ile ilgili görüşeceğim Aksaray ile ilgili konuları kendisine iletme imkanı bulacağımı ümit ediyorum.”

    

Sayın Vekilim Başkanlık sistemi için neler düşünüyorsunuz?

   

“ Türkiye’de artık Başkanlık sistemi oluşması lazım, şuandaki sistemle Cumhurbaşkanının başkanlık siteminde olması mümkün değil. Cumhurbaşkanı %52 ile seçilecek hükümet %35’le iktidar olacak bu yanlış. Vatandaşlarımız 2015 seçimlerinde Ak Partiye 330’un üzerinde Milletvekili verirse Başkanlık sistemi gerçekleşir. Halkımız bunu partimize vermesi lazım. Bunun içinde 2015 seçimleri çok önemli bu sayıyı bulmamız lazım.”

       

Sayın vekilim Irak ve Suriye’ye yerleşen İşid’le ilgili neler söylersiniz?

    

 “ Irakta otoriter bir sistemi alıp yerine demokratik bir sistem getirmezseniz bir boşluk oluşur. Irakta orduyu ve diğer güçleri lağvettiler ve bir boşluk oluştu. Araplar bir ayrı, Kürtler bir ayrı, Sünniler bir ayrı ve Şiiler bir ayrı gurup oluştular. Amerika buradan çıkınca bu olaylar meydana geldi, Maliki gibi bir Şii’yi lider yaptılar. Biz bunları NATO’da ve diğer toplantılarda kendilerine söyledik ama bizi dinlemediler. Şimdi bunun cezasını çekiyorlar. Orada her guruptan bir sorumlu olacaktı, ama Başbakan Şiilerden olunca bütün güç onun elinde. Bu sefer Sünnileri ve Saddam’ın adamlarını dışladılar. Bu sefer 2006 yılında İşid buraya yerleşti, Sünnileri yanına aldı buna Esed de destek verdi ve Iraklıların silahlarını eline aldılar. Geçen NATO toplantısında İngiltere Dışişleri Bakanına da söyledim, siz Suriye askerine destek verirseniz vatandaş kendisine başka güçler arar diye. Bakın İşid bu şekilde doğup büyüdü.

İşidin kendisini selefiler gibi yani Hz. Peygamberin yaşamına admış görüntüsü veriyorlar. Ama yaptıklarına bakarsanız hiçte bununla alakası yok. Kafa kesmeler ve farklı insan ölümleri çok kötü, buradaki ümitsiz insanlarda İşidi çıkış kapısı görmektedirler, bundan dolayı orada yer alıyorlar. İşidin uzun yaşaması mümkün değil, çünkü muhatap olacak kimsede yok. Burada İslam alemi birlik olarak İşid meselesini bitirmeliyiz. Çünkü dünyanın İşid kanalıyla Müslüman ülkelere bakış açısı değişmektedir. Bizim elimizi kolumuzu bağlayan konu ise 49 tane vatandaşımızın esir olması. Onlara zarar gelmemesi için sabırlı hareket ediyoruz. Yoksa İşidden bir şey olmaz.” ...

YORUMLAR

  • 0 Yorum