Demircide şehide yoğun katılım

Bir ay içinde ikinci şehidimizi toprağa verdik. Cudi dağında hain PKK örgütünün taciz atışı sonunda şehir düşen iki askerden birisi Demirci kasabamızdan uzman Çavuş İlker Tosun olduğu Pazartesi günü ikindi saatlerinde ilimizde haberdar olundu. Elbette ateş düştüğü yeri yakıyor, ama inanın bizimde bir baba olarak yüreğimiz yandı. Cenaze Demirci kasabamızda defnedilirken ilimizden de yoğun katılım oldu. Katılıma başta valimiz, Milletvekillerimiz, Alay komutanımız, Belediye Başkanımız olmak üzere bütün ilimiz idarecileri, siyasi partiler, sivil tolum kuruluşları ve çok sayıda halkımız cenazeye katıldı. Tabi iki bakan hemşerimiz Ali Rıza Alaboyun ve Cenap Aşçıda cenazeye katılarak şehidin yakınlarının acısını paylaştılar.

      Cenazede en ufak bir taşkınlık ve olumsuzluk yaşanmadan birlik ve beraberlik içinde defnedildi. Cenazede şehidin kız kardeşinin ağabeyinin asker şapkasını giyerek selam vermesi dikkat çekiciydi. Yine diğer erkek kardeşinin de uzman çavuş olarak atama beklediğini de burada öğrenmiş bulunmaktayız.

     Cenazede gösterilen birlik ve beraberliğimizi koruduğumuz gibi, bundan sonrada bu duruşu devam ettirmemiz ülkemiz açısından çok önemlidir. Doğuda asker ve polisimize kurşun sıkanların batıda vatandaşı devlet ve polis korumadı diyerek çifte standart yapmalarını lanetliyorum. Doğuda vatan hainliği yaparak devlete silah çekenler, batıda kendilerine koruma isteyenler haindirler.

     Çok önemli bir süreçten geçiyoruz metanetimizi korumalıyız. Görüş ve düşüncelerimizi bir tarafa bırakarak ülke bütünlüğü için kenetlenmeliyiz. Rabbim başka acılar yaşatmasın, hainlere fırsat vermesin.

                                               ZURNANIN SON DELİĞİ

     Dün internet sitelerinin birisinde açık bir şekilde adımı kullanarak yazdığım Aksaray tarihi kitabımı eleştiren bir Yrd. Doç. Arkadaş haddini aşarak hakaret derecesine varan bir yazı ile şahsimi eleştirmiş. Aslında ben kim olduğunu bile bilmiyorum adını sanını duymadığım güya kendisini tarihçi olarak tanıtan bu arkadaş daha öncekiler gibi bana saldırmış.

     Benim adımı kullanarak şöhret olmak istediği belli olan ve ismini bile buradan yazıp reklamını yapmak istemediğim zurnanın son deliği Doçent arkadaş şöhret olacaksa lütfedip Aksaray’la ilgili bir eser ortaya koyarak Sayın Mahmut Ulu gibi tanınsa daha iyi olur.

      Benim oğlumdan bile küçük olan bu delikanlı daha anasının karnında bile yokken Erdoğan Kaya Aksaray tanıtımı ve Aksaray sevdası ile yanıp tutuşuyordu. 38 yıl önce Aksaray’ı tanıtım için ulusal basına bir şeyler yazarken belki annesi ile babası henüz bakire idiler.

     Bana bugüne kadar saldıran 4 kişi üzerimden pirim yapmaya çalıştılar. Sokakta kimse onlara necisin demezken ben onları muhatap almadım ve avukatıma olayı verdim dördü de ceza aldılar. Bu arkadaşın yazısını da avukatıma verdim gerekli incelemeyi yapıyorlar ve hukuk önünde hesap verecekler.

     Keşke Aksaray için Bir şeyler yapsalar da Sayın Mahmut Ulu hocama sahip çıktığım gibi önce ben onlara sahip çıksa idim. Hatta dağarcıklarında bir şeyler varsa dergimde yer verip onları büyütse idim. Selçuklu Şehri Aksaray dergim her zaman Aksaray için eli kalem tutan herkese açıktır. Buyursunlar yazsınlar emirlerindeyim.

      Aksaray için bir şeyler yapmayanların Aksaray için bir şeyler yapana saldırmaları kadar edep dışı bir şey yoktur. Benim eserlerimi birçok Prof. Ve Doçentler okumuş ve bana tebriklerini bildirirken bu arkadaşın ne hikmetse memnun olacağı yerde şahsıma saldırması onun karakterini ortaya koymaktadır. Buyur sen Aksaray için bir şeyler karala çiz ben seni takdir edip yücelteyim. Önce öğrenmesini ve bilgini paylaşmasını bileceksin, önce saldırıp karalamaya başlarsan işin başında yok olursun.

       Sevgili Doç. Dr. Kürşat hocamda bir Aksaray sevdalısı, yazın bir araya geldiğimizde bana şunları söylemiştir; “ abi senin yaptığın iş çok zahmetli ve meşakkatli bir iş. Banan birçok para verseler bunu yapamam, seni tebrik ediyorum” demiştir.

     Yine Arkeolog Prof. Dr. Bekir Deniz hocam bana iltifatlarda bulunarak tebrik etmiştir. Yine Somuncu Baba ile ilgili çalışmalar yapan Doç. Dr. Haşim Şahin hocama hediye ettiğim Aksaray tarihi ile ilgili çalışmamı incelemesi sonucu beni tebrik etmiştir.

      Tarih sadece okulda okumakla elde edilmez, araştırma ve inceleme bir sanattır. Gazete köşe yazarlarının %80 edebiyatçı değildir. Onlar yazar tahsis işi ile ilgilenen elemanlar düzeltir. Okul okumak, bir konuda tez yapmak tarihçilik değildir. Birçok tez çalışması yapanların benden yararlanıp istifade ettiklerini unutma delikanlı. Bak yazında sende benden tezinde yararlanmak istediğini söylüyorsun, sonra zurnanın son deliği gibi ötüyorsun.

      Aslında seni muhatap bile almamam gerekirdi, gerçi adını bile telaffuz edip seni sayemde şöhret etmem. Ama seni o yazından dolayı hukuk önüne çıkaracağımı unutma delikanlı.