-
HÜSEYİN UÇKUN

HÜSEYİN UÇKUN

'un Kaleminden...

BİLİM EVRİMİ REDDEDER

10 Haziran 2017 - 08:38

       Bazen internet sitelerinde, medyada, sosyal medyada veya radyolarda “Evrim varmış” tarzında uydurma haberler çıkabiliyor. Bunu da, çeşitli bilimsel haberleri çarpıtarak söylüyorlar. Halkımızın büyük kısmında, bu konuda araştırma gereği duymadığı için bu konu hakkında genelde doğru bilgi olmuyor. Medyanın uydurmaları genel kabul olarak zihinlerde kalabiliyor. Bu yanlış bilgilendirmenin düzeltilmesi için kısa bir çalışmayla kolaylıkla doğru bilgilere ulaştım. Ve bunları paylaşma ihtiyacı duydum. Kainatı ve içindeki her şeyi Allah’ın yarattığını bilimsel delillerle kolaylıkla görebiliyoruz. Canlıların tesadüfler sonucu evrim geçirerek farklı farklı canlılar oluşması koskoca bir hurafedir. Bu konuyla ilgili çok fazla argüman olduğu için belli başlı dikkat çekici olanları burada dile getirdim. Dileyen internet üzerinden de rahatlıkla yaratılış konulu  evrim karşıtı bilimsel delillere ulaşabilir.

 

 

-Dinazorlar kuşa dönüştü yalanı ;

En meşhur yalanlardan biridir. Halbuki bu iddiayı destekleyen tek bir tane bile bilimsel delil yoktur. Üstelik böyle bir durumun olmadığıyla ilgili de çok fazla argüman ve teknik bilgi oluşmuştur. Evrimciler Archaeopterixy adlı yarı kuş yarı dinazor diye iddia ettikleri bir canlı vardır. 150 milyon yıl öncesine ait fosil kayıtları bulunan bir canlıdır. En son 1992 yılında bu canlının 7.fosil kalıntıları bulunmuştur. Bu fosilde canlının, dikdörtgensel bir göğüs kemiği bulundu. Bu da bize, güçlü uçuş kaslarının olduğunu gösteriyor. Yani evrimcilerin iddia ettiği gibi tam uçamayan bir kuş olma gibi bir durum yoktur. Ayrıca kuşun kanatlarındaki asimetrik tüy yapısı, günümüz kuşlarınkiyle birebir aynıdır. Uçan tüm kuşlarda bulunan özellikler bu canlıda da görülmektedir. Ayrıca bu tür bir tüy yapısı olan canlı, sıcak kanlı bir hayvan olmakta. Bilindiği gibi sürüngen ve dinazor türü canlılar soğuk kanlıdır ve tüyleri yoktur. Allah bu canlıyı her zaman bir kuş olarak yaratmıştır. Hiçbir zaman değişmemiştir. Değiştiğine dair hiçbir bilimsel delil de yoktur. Medyada çıkan haberler de koskoca birer yalan haberlerdir. 1970’lerde bulunan ve ancak 2000 yılında araştırılan “Longisquama” adlı fosil, Archaeopterixy’den 75 milyon daha eski olduğu ortaya çıktı. Bu da bize, kuşların atası olduğu iddia edilen canlıdan daha önce yaşamış olan bir kuşun bulunduğuydu. Archaeopterixy’nin yarı kuş yarı dinazor olduğu yalanı bir kez daha görülmüş oldu. Görüldüğü üzere bilim bize her zaman doğruları göstermektedir. Yeter ki dürüst olunsun.

 

 

-Canlılığın uzaydan geldiği iddiası ;

 

Evrimciler tarafından son zamanlarda uydurulan bu yalan da, halkımızın gözünde mistik ve gizemli düşünüldüğü için ‘doğrudur’ şeklinde düşünüldü. Oysa koskoca bir yalandı. İçi boş bir hurafeydi. Araştırılmadığında evrimciler tarafından nasıl küçük düşürülecek bir duruma düştüğünü gördü halkımız. Artık öyle bol keseden atma devri bitmişti. Hayatın, uzaydan gelen göktaşlarının dünyaya düşmesiyle başladığı iddiasının nasıl mümkün olmadığını kısaca izah edelim;  Bu zamana kadar yapılan çalışmalarda, göktaşlarında hiçbir şekilde kompleks moleküler yapılar bulunmamıştır. Canlı varlıklarda bulunan proteinlerin yapı taşı olan sol elli aminoasitler uzayda veya uzayda bulunan göktaşlarında bulunamamıştır. Her zaman karmakarışık organik meoleküller şeklinde olmuştur.  Ayrıca en önemli soru şudur ki bunun cevabını evrimciler asla veremezler; Yaşamın uzayda bir bilinç tarafından oluşturulup, Dünya'ya ulaştığı kabul edilse bile, yeryüzündeki milyonlarca farklı canlı türü nasıl oluşmuştur ? Milyarlarca çeşit farklı canlı türünün karmakarışık organizmalardan evrimleştiği iddiası dünyanın en saçma en düzmece iddiasıdır. Bunun imkansızlığını açıklamak için şöyle bir örnek verir bilim adamları ;  “Bir hurda yığınına isabet eden kasırganın savurduğu parçalarla tesadüfen bir Boeing 747 uçağının oluşması kadar imkansızdır.” Mükemmel kompleks canlıların rastgele olaylarla oluşması oldukça gülünçtür. Bilimsel deliller,deneyler ve argümanlar bu konuda geçerlidir. Birtakım medya organlarının bazı çıkarlar için bilimi çarpıtmalarına müsaade edemeyiz. Tatlı tatlı gözümüzün içine baka baka doğru konuşmalarına izin veremeyiz. Bilim bize yaratılışı göstermektedir. Bulunan 700 milyona yakın fosil kaydı canlıların asla değişmediklerini her zaman aynı formda olduklarını gösteren net ve kesin bir bilimsel gerçektir. O halde bilimden kaçış olmaz.

 

Bu, Allah'ın yaratmasıdır. Şu halde, O'nun dışında olanların yarattıklarını Bana gösterin. Hayır, zulmedenler, açıkça bir sapıklık içindedirler. (Lokman Suresi,11)

 

Sevgi ve Saygılarımla.

Hüseyin Uçkun

YORUMLAR

  • 0 Yorum