CUMHURUN MİLLİ HAKİMİYETİNİ TAM GERÇELEŞTİRMENİN YOLU NOTER'LİKTEN KURTARMAKTIR!!!

   Cumhuriyet kelimesi genel manada o ülkenin insanları olan Cumhur’un kendi kendisini idare edebilme yetkisine sahip olarak vatandaşı olduğu ülkeyi idare edecek hükümete kimlerin geleceğine veya hükümette yer alacağına kendi hür iradesiyle karar verdiği ve bu kararına hiçbir silahlı ve silahsız kurum ile kuruluşla yargı kurumu ve zümrenin ortak edilmediği idare biçimidir.!!!
 
 Türk Dil Kurumu sözlüğüne göre ise Türkçeye Arapçadan geçen bu sözcük; "Milletin, egemenliği kendi elinde tuttuğu ve bunu belirli süreler için seçtiği milletvekilleri aracılığıyla kullandığı yönetim biçimi" demektir. 
 
1921 İLE 24 ANAYASALARINDA MİLLİ İRADE KAYITSIZ VE ŞARTSIZ MİLLETE VERİLMİŞTİ!!!
 
1921 Anayasasının 1.maddesinde millet hakimiyeti;” Madde 1.- (Özgün hali) Hâkimiyet bilâ kaydü şart(Kayıtsız ve şartsız) milletindir. İdare usulü halkın mukadderatını bizzat ve bilfiil idare etmesi esasına müstenittir.(dayanır)
   Türkiye Cumhuriyet’in kurulmasına karar verilen 29.10 1923 günü millet hakimiyetini düzenleyen bu maddede yapılan değişiklikle” Madde 1.- (Değişik : 29.10.1339 (1923) - 364 S. Kanun) Hâkimiyet(dayanır), bilâ kaydü şart Milletindir.
   
İdare usulü halkın mukadderatını bizzat ve bilfiil idare etmesi esasına müstenittir.(dayanır) Türkiye Devletinin şekli Hükümeti, Cumhuriyettir.
    Madde 2.- (Özgün hali) İcra kudreti ve teşri salâhiyeti milletin yegâne ve hakikî mümessili olan Büyük Millet Meclisinde tecelli ve temerküz eder.
   
1950 seçimlerine kadar iki küçük çok partili sisteme geçilmesi denemesi dışında açık oy ve gizli tasnif uygulanmasıyla adaylar Parti genel merkezi tarafından belirlendiğinden milletin istediği adayı belirleme ve seçmesi fiilen uygulanamasa da Milletin hâkimiyetini düzenleyen maddede her hangi bu kurum ve kuruluş da ortak edilmedi.!!!

TÜRKİYEDE MİLLİ İRADE YETKİSİ KELİMENİN TAM ANLAMAYLA MİLLETE OLMAYIP BU YETKİ AKLA ZİYAN ŞEKİLDE HER PARTİNİN GENEL BAŞKANI VE YÖNETİMİNDEDİR. MİLLET İSE SADECE NOTER!!!
 
  Cumhurbaşkanı Erdoğan ve diğer genel başkanlar yaptıkları konuşmada sürekli millet hâkimiyetinden bahsetseler de milletin resmiyette kendi hâkimiyetinin tecelligahı olan TBMM’sine kendi ilinden kimin Milletvekili olarak gönderilmesi hakkında karar verme yetkisi kesinlikle yoktur.!!!

MİLLETVEKİLİ,BÜYÜK ŞEHİR, ŞEHİRİLE BELDE BELEDİYE BAŞKANLIĞIYLA İGM ÜYELİĞİNE KİMİN ADAY OLACAĞINA GENEL BAŞKAN VE PARTİ MERKEZİ KARAR VERİNCE SEÇİLEN MİLLETİN ADAMI OLURMU?!

   Bu yetki maalesef  çok çok istisna bile denemeyecek nüans farklılığı haricinde  TBMM’sine her ili temsilen aday olarak partiler tarafından gösterileceklere ne millet ,ne partilerin üyeleri, nede delegeleri hatta il ve ilçe teşkilatları da karar vermiyor.!!!
 Anayasaya ve gerçek demokrasiye göre millette olması gereken bu yetki tamamen Genel Başkan ile parti üst yönetiminde olduğundan milletvekilliğine, Büyük Şehir belediye Başkanlığına, İllerin Merkez ilçelerine, ilçe ve  belde belediye başkanlığı ile İGM üyeliği hatta bir çok Büyük şehir ile  il merkez ilçe Belediye meclis üyeliğine kimin  aday olacağına partilerin genel başkanları ve genel merkez ile il ve ilçe teşkilatları karar veriyor.!!!

BÜYÜK ŞEHİR, İL VE İLÇE İLE BELDE BELEDİYE BAŞKANLIĞIYLA MİLLETVEKİLİ ADAYI OLACAĞINA ASIL YETKİLİ OLAN MİLLETİN BİZZAT KENDİSİ YERİNE GENEL BAŞKAN VE GENEL MERKEZ KARAR VERİYOR!!!
 
  Adaylığa Genel başkan ile genel merkez yönetimi ile il ve ilçe teşkilatları karar verdiklerinden istisnalar dışında seçmeninde genel başkana oy vermesi nedeniyle aday yapılanlar milletin değil, genel başkanın, genel merkezin adayı oluyorlar.

GENEL BAŞKAN İLE GENEL MERKEZ TARAFINDAN DAHA ÖNCE KAMUOYUNDA BİLİNEN VE FAYDALARI DOKUNANLAR YERİNE FAYDASI BULUNMAYANLAR ADAY YAPILDIĞINDAN ADAY YAPILAN VE SEÇİLENLER MİLLETİN ADAMI OLMA YERİNE GENEL BAŞKANLARLA GENEL MERKEZİN ADAMI OLUYOR!

   Aday yapılanların istisna dışındaki genel ek serisi 1980 öncesindekinin aksine daha önce kamuoyuna faydaları dokunanların içinden olmadığından ve millet nezdinde kredileri de bulunmadığından seçmenin ise bundan dolayı adayın kendisine değil partisine ve dolayısıyla genel başkanına oy vermeleri nedeniyle seçilenlerin  istisna dışındakilerin tamamına yakını milletin adamı olma yerine genel başkanın ve genel merkezin adamı olmayı yeğliyorlar.!!!
 
Bu çağ dışı, anti demokratik aday belerileme yetkisinin 12 Eylül 1980 öncesindeki gibi kimin hangi göreve aday olacağına ilgili partinin kayıtlı üyesi veya delegesinin YSK gözetimindeki oylamayla karar vermesinin ve sandıktan çıkan sonuca genel merkezlerin uymaları hatta her ilden seçilecek vekil sayısının iki misli adayın gösterilerek bunlar içinde de 1991 Genel Seçimlerinde olduğu gibi millet  kimin aday olması yetkisinin yanında sandıkta adaylar arasında da tercih hakkı verilerek seçilenlerin Genel başkan ile genel merkez ve teşkilatların adamı olmaktan kurtarılarak milletin adamı olmalarının sağlanması dileğiyle Cumhuriyetimizin 99. Yılı kutlu olsun.
 
  Rabbim yar ve yardımcımız olsun.