-
ERDOĞAN KAYA

ERDOĞAN KAYA


Hayattan ders çıkarabilmek

21 Kasım 2014 - 20:12

Ben çoğu zaman Güzelyurt ilçemize gidip geldiğimde Ilısu Bakım Rehabilitasyon Merkezine gider gelirim. Oradaki hastalarımızla sohbet eder şakalaşırım. Onların genel olarak sevgiye ve şefkate ihtiyaçları olduğu için ilgiden çok memnun olurlar. Perşembe günde Aksaray Rehabilitasyon merkezini ziyaret ederek onlarla sohbet edip resimler çektirdim. Müdür yardımcısı Handan Çalkar Hanım bizi gezdirdi ve hastalarla tanıştırdı. İnanın çok memnun olmakla beraber sağlığımızın ve hafızamızın kıymetini bilmemiz içinde bana ders verdi.

      Onların özürlü olması bize başka bir bakış açısı getirmemeli. Her sağlıklıyım diyende bir özürlü adayı olduğunu unutmamalı. Onların yerinde bizde olabilirdik, bizde orada onlara arkadaş olabilirdik. Kimse onları toplumdan dışlamamalı aksine onlara sevgi vermeli ve hatta mümkünü varsa hayattan ders almamız için zaman zaman ziyaretlere gitmeliyiz.

Bu hastalar aslında çok sadakatli ve sevecenlerdir. Bunlar aslında toplumda farklı bir dünyanın insanı değiller. Bizler onları dışlar ve toplumdan koparırız, topluma kazandırılsa daha iyi bir yaklaşımla topluma kazandırabiliriz.

      Çocukluktan özürlü kalanları bir tarafta tutarsak, birde sonradan hafızasını kaybeden kişiler vardır. Bazen ben bunlarla konuşuyorum konuştukça kesinlikle hasta diyemezsiniz. Mutlaka yaşadıkları bir acı hatıraları vardır.

      Yazın Ilısu Bakım merkezinde bir bayan hasta ile sohbet etme imkânı buldum. Kendisine neden burada olduğunu sorduğumda ardında acı bir hikâyesi olduğunu anlatınca anladım. İnanın çok üzülüp onun hayat hikâyesini dinleyince kim kafayı yemez ki demeden edemedim.

       Babası annesinden ayrılmış, babası annesi ikinci evliliğini yapmış. İster istemez küçük yaşta evlendirilmiş, çocukları dünyaya gelmiş. Ama evlendiği aile anlayışsız olunca kadıncağızın aile yaşantısı sürekli onun başına vurulmuş.

Neticede evliliklerinde bir geçimsizlik meydana gelerek ayrılmak durumunda kalmış. Baba yanına dönmüş, analık kabul etmemiş, anne yanına dönmüş babalık kabul etmemiş. Birde buna çocuklarının acısı eklenince kadıncağız kafayı yemiş.

Neticede kimse onu yanına almamış, çocuklarının acısıyla kafadan olmuş. Sonuçta Trakya’da bir bakım merkezine göndermişler. Ancak kadıncağız buradan sık sık kaçarak çocuklarını görmek istemiş. Bu sefer uzaklara gitsin diye buralara kadar gönderilmiş ve Aksaray’a gelmiş.

     Hafızası yerinde mi derseniz nasıl olsun kadıncağızın çocukları ciğerlerini yakıyor. Kim olsa bu acıya dayanabilir ki, bunun gibi belli yaşlarda hastalanan birçok insan var. Biraz hafızaları düzeldiğinde konuşsanız hepsinin hayatında yaşadığı bir dram ve acı var.

      Ben bundan 5 yıl önce Gençosman köyünde program çekerken bir aileyi ziyaret etmiştim. Orada yine çocukları hasta bir kadıncağız vardı, hasta çocuğuna bakmakta hayli zorlanıyordu. Kapıyı pencereyi kırdığını ve baş gelemediğini söylüyordu. Aynı köyde ikinci bir hastayı biliyorum annede babada bakım konusunda çok rahatsızlardı.

      Devletimiz gerçekten bu Rehabilitasyon Merkezlerini açarak yüzlerce aileyi sıkıntıdan kurtarmıştır. İnsan kendi evladından usanıp bıkar mı evet bıkıp usanabiliyorlar,çünkü bu tür hastalara bakmak ve onları yaşatmak çok zor.

       Ama bugün devletimizin hem kendisi hem de şahıslar vasıtasıyla açtığı bakım merkezleri vasıtası ile özürlü kişileri koruma altına almıştır.

      Sadece bunlarla sınırlı değil, aynı zamanda bakıma muhtaç yaşlılara huzur evi dışında evde bakacaklara da bakım parası yardımı yaparak kanatlarının altına almıştır. Orada evinden daha güzel ve şefkatle bakılmaktadır.

      Bugün yayınlanacak olan Kanal 68 TV.programı çektiğim Aksaray huzurevinde yaşlılarımızla konuşuyorum. Hepsi evlerinden daha rahat ve huzur içinde yaşayıp bakılıyor. Kimsenin evinde derdini çekmeye ve katlanmaya tahammül edemediği yaşlılarımız ile devletimiz anne şefkati gibi onlara bakıyor.

      Hiçbirimiz özürlülerimize ve bakıma muhtaçlara farklı gözle bakmasın. Yarın bizimde bir gün bakıma muhtaç olabileceğimizi unutmamalı. Devletimize ve buralarda bu insanlara bakan herkese teşekkür ediyorum. Allah devletimize zeval vermesin.