-
RAMAZAN TOPRAK

RAMAZAN TOPRAK


dingin

27 Nisan 2015 - 10:23

6 gün önce abd'de kaybettiğimiz

prof.oktay sinanoğlu hoca merhumu

bugün istanbul'da toprağa verdik..

20 yıl kadar önceydi, yaşadığı abd'den

ülkemize gelip uzun sürelerle kaldığında,

tv ekranlarında yabancı hayranlığını aşağılarken

insanımıza özgüven aşılamaya çalışıyor,

komplekslere karşı fikri panzehirler zerkediyor,

laf üreten değil düşünceler üreten

bir anlayışı topluma aşılamaya çalışıyordu..

bunda da azımsanmayacak ölçüde başarılı olmuştu..

özellikle son 10-15 yıllık zaman dilimi içindeyse

önde gelen tv kanallarında yer bulamaz oldu..

izlenirliği düşük kanallarda zor da olsa

üstlendiği misyonunu sürdürmeye çalışıyordu..

ekranlara çıkması gizli bir el tarafından yasaklanıyordu..

topluma yerellik ve yerel değerlere bağlılık özgüveni,

güven ve cesaretini aşılayan sinanoğlu hoca'nın

toplumla iletişimi ve ilişkileri yok ölçeğine düşürülüyordu..

nihayetinde dayanamadı, biraz da küskün halde

geldiği abd'ye dönmüştü, birkaç yıl önce..



* bilgeliği yanında

lafazanların boyalarının döküldüğü,

foyalarını ortaya çıkardığı gerçek bir bilge kişilik..

kişiliksizlerin, yanında dikiş tutturamadığı kişilik..

düşünce ve ideoloji sefaleti yaşadığı halde

zenginmiş gibi kendilerini topluma yedirenleri,

verdiği donelerle maskelerini düşüren birini yitirdik..

* zarfa oynayanlara inat mazrufa,

kalıba oynayanlara inat kalbe hitab eden,

umudu söndürenlere inat umutları yeşerten birini yitirdik..



* abd'ye gitmesi için bastıran

ailesi ve okul yönetimine dayanamayıp,

"burada kalırsam amerika'nın kölesi olurum,

oraya gidersem amerika'nın efendisi olur,

buraya gelip onlarla rahat mücadele ederim" deyip gittiği

abd'de imza attığı sayısız ve eşsiz bilimsel başarılarıyla

aynen söylediği gibi alanında abd'nin efendisi olduğu,

üstelik 26 yaşındayken moleküler biyoloji dalında

dünyada ilk profesör bilim adamını yitirdik..

herşeyden önemlisi,

abd'ye gitmek için ısrar eden yeğenine,

"amerika'ya gitmek istiyorsun değil mi,

b.k mu var amerika'da, diyarbakır'a gitsene!" dediği için

time dergisine kapak olan resmini çöpe atan yeğeni,

bilahare abd'den dönüp elinde kırmızı karanfille

kapısını çalıp "haklıydınız" dediği bizden birini yitirdik..



* aslında bizler

sadece bir bilim adamını değil,

kendisi olamayanın hiç kimse olamayacağını hatta

hiçbir şey olamayacağını gösteren birini yitirdik..

* sübliminal mesajlarla

toplum bilinçaltına yerleştirilen, çoğu kez

farkında bile olunamayan komplekslere,

kültürel hegemonyanın tabî âsârı ezikliklere

savaş açan bir vatanperveri yitirdik..

* yerelliğimizle ve

yerel değerlerimizle

evrensel olunabileceği inancıyla dolu

özgüven savaşçısı merhum sinanoğlu hoca,

ancak ve ancak "biz" olmakla

"ben" olunabileceğini vermek için yırtınırken,

"biz" derken bile "ben"likten ve

"bencillikten" narsistliğe terfi edenlerin

makyajını silen, maskesini düşüren birini yitirdik..



ne dersiniz,

merhum sinanoğlu hoca'nın

dev bir özgüven anıtı gibi durduğu/duracağı

ülkemizde düşünün bir kere,

aynı zaman diliminde sivriltilenlerin hâli nic'olurdu..?

sizce, merhum hoca'nın ülkemizdeki misyonunu

kendi emellerine engel görenler kim/lerdi..?

pardon!

biri/lerinin adını fısıldadığınızı duyar gibi oldum da..

demem o ki,

iterken bile çeken dingin kişi idi sinanoğlu hoca..

çekerken bile iten dingil kişi sizce kim/ler..?



E-Posta: [email protected]