HZ: MUHAMMED(S.A.V)OLMASAYDI NE BİG BANG, NEDE EVRENLE İÇİNDEKİLER OLURDU!

ALİ GENÇ
ABONE OL

Günümüz ilmi ile ulaşılan bilgilere göre her biri bizim içinde bulunduğumuz her biri dünyamızın da içinde bulunduğu Samanyolu Galaksimiz gibi 2.5 Milyar Işık hızı genişliğinde olan 2.5 Milyar sayıdaki galaksinin ve içindeki var olan tüm canlı ve cansız varlıkların Ezel ve Ebet olan  Ulular, Ulusu Yaratanımız tarafından yaratıldığına biz Müslümanlar inanır ve iman ederiz.

    Yine Müslümanlar olarak Cenab-ı Allah(c.c.) tarafından her şeyden önce  “Habibim( sevdiğim) diye övdüğü Peygamber efendimiz Hz. Muhammed(S.A.V.) yarattığını.

   Daha sonra Alemleri onun yüzü suyu hürmetine,yani onun hatırına yarattığına da inanırız.

  Bu konuda İslam kaynaklarında verilen bilgide;

"Levlake hadisi" olarak bilinen "Sen olmasaydın, ey Habîbim, felekleri (kâinatı) yaratmazdım" kudsî hadisi ne anlama gelmektedir; kaynağı var mıdır?

Cevap

Değerli kardeşimiz,

Hz. Cabir anlatıyor:

“Ey Allah’ın Resulü! Anam-babam sana feda olsun, Allah’ın her şeyden önce ilk yarattığı şeyi bana söyler misiniz?” diye sordum. Şöyle buyurdu,

“Ey Cabir! Her şeyden önce Allah’ın ilk yarattığı şey senin peygamberinin nurudur.

  O nur, Allah’ın kudretiyle onun dilediği yerlerde dolaşıp duruyordu.

   O vakit daha hiçbir şey yoktu. Ne Levh, ne kalem, ne cennet, ne ateş/cehennem vardı.

    Ne melek, ne gök, ne yer, ne güneş, ne ay, ne cin ve ne de insan vardı."

   "Allah mahlukları yaratmak istediği vakit, bu nuru dört parçaya ayırdı.

    Birinci parçasından kalemi, ikinci parçasından Levh’i (Levh-i mahfuz), üçüncü parçasından Arş’ı yarattı.

   Dördüncü parçayı ayrıca dört parçaya böldü: Birinci parçadan Hamele-i Arşı (Arşın taşıyıcılarını), ikinci parçadan Kürsi’yi, üçüncü parçadan diğer melekleri yarattı.

   Dördüncü kısmı tekrar dört parçaya böldü: Birinci parçadan gökleri, ikinci parçadan yerleri, üçüncü parçadan cennet ve cehennemi yarattı.

    Sonra dördüncü parçayı yine dörde böldü: Birinci parçadan müminlerin basiret nurunu/iman şuurunu, ikinci parçadan -marifetullahtan ibaret olan- kalplerinin nurunu, üçüncü parçadan tevhitten ibaret olan ünsiyet nurunu (La ilahe illallah Muhammedu’rresulüllah nurunu) yarattı.” (bk. İmâm Ahmed, Müsned IV-127; Hâkim, Müstedrek II-600/4175; İbni Hibban, El İhsân XIV-312/6404; Kastalanî, Mevahibü'l-Ledünniye: 1/6; Krş. Aclunî, I/262-6)

KUDSİ HADİSTE RABBİMİZ”SENİ KENDİ NURUMDAN DİĞER ŞEYLERİDE SENİN NURUNDAN YARTTIM”

     Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem) bir hadisi kudsîde:"Allah, seni kendi nurumdan, diğer şeyleri de senin nurundan yarattım, buyurdu." buyurmuştur. (Îmân Ahmed, Müsned IV-127; Hâkim, Müstedrek II-600/4175; İbni Hibban, El İhsân XIV-312/6404; Aclûnî, Keşfü'l-Hâfâ I-265/827)

     Kâinatta en büyük hâdise hiç şüphe yok ki, Kâinatın Efendisi Peygamberimiz Hz. Muhammed'in (a.s.m.) dünyaya teşrifleri hâdisesidir.

     Çünkü, hilkat ağacının çekirdeği odur. Kâdir-i Zülcelâl, onun gelişini takdir etmemiş olsaydı, kâinat da, insan da olmayacaktı. Dolayısıyla imtihan dünyasının kapısı da açılmayacaktı..

     Tüm din kardeşlerimle birlikte bu satırları yazan  Mabudumuzun en edna kulununda  Mevla’mıza hakkıyla kul, Habibine ise hakkıyla ümmet alabilmesi dileğiyle din kardeşlerimizin mevlit Kandilini tebrik ederim.

    Rabbim yar ve Yardımcımız olsun.