MİLLET GİBİ BENDE SİGORTALILARIN SSK'NIN KÖLESİ ESİRİ OLDUKLARINI UNUTMADIM!

ALİ GENÇ
ABONE OL

1982’den Ak Parti iktidarına kadarki gelip geçmiş tüm hükümetler anayasal suç işleme pahasına kendi vatandaşları arasında ayrımcılık yapıyorlardı.!!!

   “İspatla” diyenlerinizi duyar gibiyim.!!!

   Mademki İspat istiyorsunuz alın size İspat!!!

   1982 tarihli halen yürürlükte olan Anayasa’ya devletin seçilmişlerinden atanmışlarına ve diğer tüm kurumlarının bağlı kalmak mecburiyetindedir.

    Bunu ben söylemiyorum bunu Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının bağlayıcılığını ve üstünlüğünü düzenleyen 11. maddesinde “Anayasa hükümleri, yasama, yürütme ve yargı organlarını, idare makamlarını ve diğer kuruluş ve kişileri bağlayan temel hukuk kurallarıdır.!!!

Kanunlar Anayasaya aykırı olamaz.”Denilmektedir.

Denilmesine deniliyordu da  bunu kimse takmıyordu.!!!

ANAYASANIN KANUN ÖNÜNDEKİ EŞİTLİK İLKESİNDE”HİÇ BİR ZÜMRE VE SINIFA İMTİYAZ TANINAMAZ” AÇIK EMRİNE RAĞMEN SSK’LI BAĞ-KURLU VE EMEKLİ SANDIĞINA BAĞLI OLANLARI SAĞLIK HİZMETLERİNDEN FAYDALANMASI FARKLI,FARKLIYDI!!!

    Halen yürürlükteki 1982 tarihli Anayasa’nın Kanun önünde eşitliği düzenleyen 10. Maddesinde;”Herkes, dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasî düşünce, felsefî inanç, din, mezhep ve benzeri sebeplerle ayırım gözetilmeksizin kanun önünde eşittir.”diyor.!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!

     Aynı maddenin devamında ise ”Hiçbir kişiye, aileye, zümreye veya sınıfa imtiyaz tanınamaz.”diye su götürmez şekilde açık ve net şekilde belirtilmesine.

     Yine aynı maddenin sonunda ”Devlet organları ve idare makamları bütün işlemlerinde kanun önünde eşitlik ilkesine uygun olarak hareket etmek zorundadırlar.!!! “kesin emrine rağmen devlet sağlık pirimi topladığı vatandaşları arasında yaptığı ayırımla hem insan haklarını hemde anayasayı ayaklarının altına alıyorlardı.

     Devlet memurlarıyla devlet memurluğundan emekli olanlarının kendileriyle bakmakla yükümlü oldukları ülkemizin genelindeki tüm devlet ve üniversitelerin sağlık kurumlarından faydalanıp, her türlü tedavilerini buralarda yaptırabiliyorlardı.

     İlaçlarını da istedikleri serbest eczaneden alabiliyorlardı.

    Bağ-Kurluların primlerini yatıranlarıyla  emeklileri ve bakmakla yükümlü oldukları da aynı imkanlardan faydalanıyorlardı.

    O zaman sayıları 46 milyon, günümüzde ise ortalama 50 milyon civarında olan SSK’lılarla bakmakla yükümlü oldukları ise anayasanın kesin açık, net emrine rağmen dış kapının dış zembereği misali” SSK”isimli kurumun esiri gibiydi.

  Bu kurumun hastaneleri sevk etmedikçe başkaca bir hastaneye gidemiyordu.

 Burası sevk etmiş olsa bile yazılan ilaçları SSK’dan almak mecburiyetindeydiler.

SSK’NIN DEVLETİN BAŞKA KURUMLARINA GÜVENMEMESİNİDE UNUTMADIM!!

   Bağ-Kurlular ile Emekli Sandığı mensupları Türkiye’deki tüm sağlık kurumlarından muayene ve tedavi olabilir ve ilaç kullanma raporundan protez raporuna kadar olanının bu kurumlardan alırken SSK’lılar günlerce başka şehirlerde sürünme pahasına mutlaka bir SSK hastanesinden bu raporlarını almak mecburiyetindeydi.!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!

    Ankara SSK hastanesinde günlerce doktor, doktor gezmemek, film ve tahlil yaptırmanın önüne geçebilmek maksadıyla Aksaray Devlet Hastanesinden aldığım raporun alacağım  hizmeti hızlandıracağı umuduyla aldığım sürekli ilaç kullanma raporu belgesini gören SSK doktoru bunu görmezden gelerek günlerce sürecek prosedürü  sil baştan yeniden yaptırdı.

    Yani Devlet’in sözüm ona kurumu olan SSK ,devletin bir başka kurumu olan Sağlık Bakanlığının Hastanesinin raporuna güvenmediğinden hem aldığım rapor için harcadığım para, zaman ve emek boşa gitti hem de 3 gün yeni rapor için zaman para ve emek harcadım.

 2 SSK DOKTOR’UNUN ÖZEL MUAYENESİNDEN GEÇMEDEN MERHUM FİDAN EBEMİ KONYA TIP FAKÜLTESİ HASTANESİNE SEVK ETTİREMEDİK!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!

    Recep Tayyip Erdoğan hükümetlerinin dostları sevindiren, iç ve dış düşmanları ise hasetlerinden çatır, çatır çatlatan Türkiye’ye her konuda çağ atlatma çalışmalarıyla şimdi olduğu gibi isteyen vatandaşımızın Nüfus Cüzdanıyla istediği devlet ,özel teşebbüse, vakıflara ait veya üniversitelere ait kurumlarına müracaat ederek  teşhis ve tedavi imkanı eskiden yoktu.

   Bırakın istediğin ildeki özel ve resmi sağlık kurumuyla üniversite hastanesinden sağlık hizmeti almayı SSK’ dispanseri veya hastanesine yakın en yaktın devlet hastanesine gidebilmek için bile doktor imzalı, başhekim  mühürlü ve imzalı sevk gerekiyordu.

    Buna vereceğim en somut örneklerden birisi merhum Gülfidan ebenin Konya Tıp Fakültesine sevk rezaletidir.

   Merhumun burnunda kanser çıkmıştı bunun Tıp fakültesinde tedavisi için Konya’da bir Prof un özel muayenesine gittik muayeneyi yapan Doktor  hastanın kendi kurumuna sevk edilmesi halinde ameliyatını yapabileceğini söyledi.

    Konya SSK hastanesinden tanıdığım bir doktoru aracı koyarak Kulak Burun Boğaz doktoruna muayene parası verdik ve Konya Meram Tıp Fakültesine sevkimizi rica ettik.

    Doktor kabul etti fakat Aksaray hastası olmamızdan dolayı Aksaray SSK hastanesinin kendisine sevk etmesi gerektiğini söyledi.

    Birde Aksaray SSK Hastanesi’ndeki aynı branştaki doktorun özel muayenesine para ödedikten sonra ancak yapmak istediğimiz gerçekleştirebildik.

    Başkaları bunları unutabilir fakat milletimizin genel ek serisiyle birlikte ben unutmadım.

    Asla ve asla da unutmayacağım.

    Ülkemizde her konuda daha yüksek standartlı hizmetlerle birlikte Sağlık hizmetleri için birlik ve dirliğimizin korunması, koalisyonlara fırsat verilmemesi en önemlisi de “Çamur atta izi kalsın” çabası içinde olanların çamurlarına aldanılmadan ahde vefanın gereği 30 Mart Mahalli seçimlerinde yapılmalı.

      Nasip olursa yarında SSK’lılarla birlikte Bağ-Kurlular ve diğer çalışanların boğdurulduğu bürokratik engeller ve kırtasiyeciliği yazacağım.

      Mutlu ati için maziden gerekli derslerin alınması dileğiyle.

     Cuma’mız Mübarek olsun.

      Rabbim Yar ve Yardımcımız Olsun.