Yabancı bir arkadaşım anlattı.. hikaye mi
gerçek mi diye sorduğumda söylemese de
anlattıklarını aynen(!)naklediyorum:
uzun yıllardır iktidarını sürdüren babasının
artık görevi bırakma zamanının geldiğini düşünen oğlu,
babasının huzuruna çıkar ve "babacığım" der,
"ben görevi devralmaya hazırım,
senin de görevi bırakma zamanın geldi sanırım" der..
kısık gözleriyle oğlunu bir müddet süzen
babası, "bak oğul" der,
"git, 2 tane yavru horoz getir"
oğlu yanından ayrılır, bir süre sonra
koltuğunun altında 2 yavru horozla gelir..
babası, "bu horozlardan birini sen besleyeceksin,
diğerini ben besleyeceğim..
büyüdükten sonra bir araya gelelim,
bahsettiğin konuyu o zaman konuşalım" der..
yeterince bir süre geçer,
baba ile oğul tekrar biraraya gelirler..
babası, "hadi bakayım, senin horozu görelim"
oğul, özenle beslediği, gözü gibi baktığı
iyice gürbüzleşmiş horozunu
gururla kafesinden çıkarır çıkarmaz
serbest kalan horoz oğulun üzerine saldırır,
yüzünü gözünü gagalayarak yara bere içinde bırakır..
"bir de benim horoza bakalım" diyen baba
kendi kafesinin kapısını açar ancak
horoz dışarı çıkmaz.. kafesin bir köşesinde
zayıf çelimsiz haliyle kımıldamadan durmakta,
kafesin dışına çıkmaktan bile korkmaktadır..
babası oğluna dönerek,
"bak oğul" der,
"halkını böyle beslersen başına da bunlar gelmez"
E-Posta: [email protected]
Ramazan Toprak
27 Mayıs 2017 - Cumartesi
YORUMLAR