Bu yazım hoşunuza gitti mi?..

 

Bir iki hafta da olsa siyasetten uzak durayım dedim ama; eskilerin dediği: “çocuk mazbut ama, mahallenin berduşları bırakmıyor” misali, kiminen oturup şöyle bir hoş beş etmek isterseniz birisi mutlaka lafa çomak sokuyor.

 

“Siyasette ne var ne yok?..” klasik laf…

Maşallah herkes siyaset bilimcisi gibi.

Senden alacağı lafı bir başka yerde satacak ya da duyduğu dedikoduları sana satamaz ise dili şişecek.

“Belediye seçimleri ne olur?

AK Parti´nin adayı kim olur?

Eski mebuslar aday olur mu?”

Gibi klasik sorular…

Kısa cevaplar verip piyasa yokluyorum.

Ellam bizi salak sanıyorlar.

“Şundan reis olmaz, şu adamdan zor kurtulduk. Allah korusun 15 yıl mebusluğunu iyi biliriz” gibi laflar etsem hemen lafı yetiştirecek.

Araya ne kadar yalan katarlar bilemem.

“Adayım!” demekle kimseden ücret almıyorlar.

Bu defa ucuz kahramanlık yok.

Aksaray´da mevcut Belediye Başkanı ile devam edilecek ise EKİM AYI içerisinde belli olacak.

Eğer yeni aday gösterilecekse en kısa zamanda O DA BELLİ olacak.

Yani ucuz kahramanlara “ZAHMET ETME ADAYLIK DEFTERİMİZ KAPALI” denilecek.

İlçe ve kasaba belediye başkanlarını “ÜÇÜ SENİN, BEŞİ BENİM!” dönemi kapandı.

İl yönetimi ve İl Başkanı belirleyecek.

Siyaset işini böyle anlattığım zaman kimsenin hoşuna gitmiyor.

Siyaset konuşmak isteyenler buyursun gelsin.

Bizim tezgâhta münafıklık satılmaz…

Bu yazım hoşunuza gitti mi?

NE EKERSEN ONU BİÇERSİN…

1 Ekim Dünya Yaşlılar Günü idi.

Sizde ona ister ihtiyarlar günü isterseniz moruklar günü diyebilirsiniz…

Ben de çocuktum.

Delikanlı oldum.

Yaşlandım.

Ve şimdi ihtiyar oldum.

Bu sıra bir gün size de gelecek.

Sen yaşlıya nasıl davranıyorsan gel benim yaşıma da kendi halini kendin gör.

Gençlere, delikanlılara, rüzgar gibi sokakta yürüyen bayanlara söylüyorum.

Önünüzde yürüyen yaşlı da bir insan.

Hatta karşınızdan gelen eli bastonlu, beli bükük teyze ve amca da bir insan.

Kaldırımda “bu yollar benim” diye yörürken omuz vurup yürüdüğün insan bir gün sen olacaksın.

Bu iş etme bulma dünyası…

Ben onu beşi bilmem.

Ne ekersen onu biçersin…

SIRA SANA DA GELİYOR!..

Sen yaşlıya saygısızlığın sadece caddede olduğunu sanıyor isen öp de başına koy…

Hastanede, postanede hatta marketin kasa başında karşılaşılan manzara gerçekten utanç verici.

Lise ve üniversiteli gençler siz sıra bekler iken sizi omuzlayıp önünüze geçiyor hiçbir şey olmamış gibi geri dönüp “KUSURA BAKMA” bile demiyor.

Dedesine, ebesine saygısız bir toplum olduk.

Hiç kimse “bu iş nereye gidiyor?” demiyor.

Otobüsler durakta bekleyen yaşlıyı görünce salgın hastalıktan kaçar gibi gidiyor…

Yaşlılar Günü nedeniyle herkese hatırlatıyorum…

Valla SIRA SANA DA GELİYOR…