Bu hafta bazı kamu kurumlarında farklı değişim ve ithamlar oldu. Sağlık Müdürlüğünde deprem ve Müftülüğümüze karşı tayin olan bir imamın ithamları. Önce Sağlık Müdürlüğünde yaşanan tayin mi deyim yoksa zorunlu görev değişikliği mi deyim bu konuya bakmak istiyorum. Sağlık müdürlüğü bir muamma idi ama nihayet gereği yapıldı.
Öncelikle şunu söylemek istiyorum Sağlık Müdürü Kerim Bey aldığım duyumlara göre Milletvekili Cengiz Aydoğdu tarafından ilimize atandığı idi. Ben Kerim Beye hayırlı olsun ziyaretine gittiğimizde kendisine inanın hiç içim ısınmadı.
O günden sonra bir daha kendisi ile karşı karşıya gelmedim ve çalışmalarını sadece takip ettim. Son olarak 6 aydır benimde Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı Mütevelli üyesi olmam nedeni ile orada haftada bir sefer karşı karşıya otururken görmemden ibarettir.
Pandemi nedeni ile Hastanelerde randevu sistemi devam ederken bu konu kaldırıldığı halde hala hastanede şikayetler bitmedi. Ben tahminim 3 yıldır Hastanede muayeneye gitmiyorum. Yepyeni yapılan bir hastanede hala bir düzelme meydana gelmedi.
Sağlıkla ilgilenmek yerine Kerim Bey’in Vali Beyin köy kasaba gezilerine katılması da hiç hoşuma gitmiyordu. İdarecilikte hiçte bir deneyimi olmadan pat diye ilimize getirilmesi sorgulanmalı idi. Bundan dolayı Cengiz Beye de kızdığımı söyleyebilirim.
Sürekli sorunlar, kavgalar ve kargaşalar devam ederken Hastanemizde ve sağlık alanında gerekli bir düzenleme yapılmamıştır. Bana göre sadece oturdukları koltuğu muhafaza etmekten öteye gidememişlerdir. Hastanede hala şikayetler devam ediyor.
İlimize geldiği gibi gönderen hazurunada teşekkür ederim. Ben şahsı ve kişiliği ile ilgilenmem ben sadece icratlarına bakarım. Ama kendi çocuğumuz olan Müdür Bey ilimiz için yeterli olmamıştır. Takdir edilerek anılacak bir icraatı olmamıştır. Umarım bu boşluğu ehliyetli ve yeterli olan bir müdürle doldurulur. Atanan yeni müdür de Hastane şikayetlerini bitirir diye düşünüyorum.
MÜFTÜ BEYE SALDIRI
Geçtiğimiz günlerde bir İnternet sitesinde üzerinde kolsuz bir atlet ile açıklama yapan bir imamın açıklamalarını izlemiştim. Konuşmasını sonuna kadar izledim, sonra pek önemsemedim ve kıyafetlerine bakınca sorunlu birisi diye gülüp geçmiştim.
Bu arkadaşı dikkate alan bir başka kişide konuyu medyaya taşıyarak Müftü Beye vurmaya çalıştığını gördüm. Konu ise Müftülüğün topladığı yardımların yerine ulaşıp ulaşmadığı ile ilgili soru sorulması ve konunun dikkate alınmaması.
Bildiğim kadarı bu imam arkadaş kendisini gündeme getirmek için toplanan paraların hesabını sorarak dikkatleri üzerine çekmek istiyor. Konuyu sürekli gündeme getirerek müftülükle polemiğe girerek sürtüşme yaratıyor.
Elinde bir belge ve bilgi olmadan kendi kurumundan ben sendika başkanıyım diye hesap soramazsın. Varsa elinde bir belge ve bilgi konuyu Diyanet işleri Başkanlığına göndererek gerekli inceleme istersin ve hesabını sorarsın.
Olmadık yerde durup dururken hesap sormaya kalkarsan neticesine katlanacaksın. Sonra imamla ilgili soruşturma başlatılıyor ve tayini çıkıyor. Arkadaşın tayini çıkınca konuyu medyaya taşıyarak Müftülüğü ve Müftü Beyi yıpratmaya çalışıyor.
Benim yakinen tanıdığım Müftü Hasan Hüseyin Bey adam gibi adam. Zaten varsa bir durum Diyanet işleri gerekeni yapacaktır. Kılık ve kıyafeti ile sosyal medyada kendisine güldüren bu arkadaşın arkasına düşerek Müftülüğümüzü yıpratmanın bir anlamı olmadığını düşünüyorum.
YORUMLAR