OSMANLI BİR OLDUBİTTİ İLE CİHAN HARBİNE GİRMEDİ

“Osmanlı Devleti Birinci Dünya Savaşı’nda Almanya’nın yanında yer almalı mıydı?” “Enver Paşa ve birkaç İttihatçı nedeniyle Osmanlı Devleti, bir macera olarak mı harbe girmiştir?” gibi soruların her zaman dile getirildiğini ve bir oldubitti ile Osmanlı’nın bu savaşa girdiğinin iddia edildiğini belirten Prof. Alkan, “Şahsen bunun böyle olmadığını düşünüyorum” dedi. Birinci Dünya Savaşı’nın emperyal bir savaş olduğunu ve bu savaşta İngiltere ve Almanya İmparatorluğu’nun önemli iki faktör olduğunu kaydeden Alkan, “İngiltere bölgenin tabir-i caizse eski sahibi. Özellikle Napolyon Bonapart’ın Mısır’ı işgal etmesinden sonra, Osmanlı Devleti Napolyon’u buradan tek başına kovamayacağı için İngiltere ile ittifak yapmıştır. Bunun ardından İngiltere adeta bizim hamimiz, koruyucumuz rolünü oynamaya başlamıştır. Bir takım kültürel ve iktisadi ayrıcalıklara da sahip olan İngiltere’nin Osmanlı üzerindeki etkisi ağırlıklıdır” dedi.

                         Osmanlı Yönünü Almanya’ya Çevirdi, Çünkü… 

Osmanlı-Rus Harbinde İngiltere’nin Osmanlı’yı yalnız bıraktığını kaydeden Alkan, Osmanlı siyasetinin neden değiştiğini şöyle anlattı: “İngiltere, Berlin Kongresi’nde “Osmanlı Devleti’ne yardım edeceğiz” vaadinde bulundu ancak, Kıbrıs’ı alıp yardım etmedi ve Berlin Kongresi diplomatik bir hezimetle neticelendi. Ayrıca İngiltere’nin Osmanlı’nın parçalanması konusunda Ruslarla işbirliği içinde olması Sultan 2’nci Abdülhamit’in siyasetini değiştirmesine neden oldu. Yaşanan olayların ardından Abdülhamit yönünü, İngiltere-Fransa tarafından Almanya’ya doğru çevirmiştir.” Bu süreçten cihan harbine kadar olan dönemde Almanların Osmanlı ordusunu modernleştirme çalışmaları yaptıklarına da dikkat çeken Prof. Alkan, “Yani Osmanlı yeni bir ordu kurarken Alman ekolünü merkeze alıyor. Bu bakımdan, Osmanlı’nın Almanya’nın yanında yer alması fantastik bir macerayla başlamıyor. Bu savaşa girişin bir geri planı var; 1914’te girdiğimiz savaşın ve seçilen siyasetin arka planı 1835’lerdeki olaylardır” dedi.

Sunumun ardından Prof. Dr. Necmettin Alkan, akademisyen ve öğrencilerden gelen soruları yanıtladı.