ŞİİR RUH HALİMİZİ DEĞİŞTİREN TILSIMLI BİR ANAHTARDIR

Mühendislik Fakültesi Konferans Salonu’nda düzenlenen etkinliğin açılışında konuşan ASÜ Rektörü Prof. Dr. Mustafa Acar, kalkınma denildiğinde çoğu kişinin aklına makineler, elektrik-elektronik cihazlar ve teknoloji geldiğini; işin edebiyat, sanat, şiir, roman ve felsefe kısmının ise çok fazla gelmediğini söyledi. Bunların esasen bir elmanın iki yarısı gibi, birbirini tamamlayan süreçler olduğunu kaydeden Rektör Acar, “Hangi meslekten olursak olalım, mümkünse birbirini tamamlayan bu süreçlere, hayatın hem teknik hem sosyal boyutlarına aşina olalım” dedi. Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü’nün ASÜ’nün genç bölümlerden birisi olduğunu ileten Prof. Acar, “2011 yılında bu bölüm kâğıt üzerinde kurulu ancak, öğrencisi olmayan pasif bir bölümdü. Aktif olmayan başka bazı Sosyal Bilimler bölümlerinin yanısıra bu bölüm de, bu dönemde faaliyete geçirildi. Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü’nün, şiir dinletisi gibi kültürel etkinlikleri çokça yapmasını arzu ediyoruz. Genç nesillere aktarılması ve tanıtılması gereken tarihi, kültürel ve edebi şahsiyetlerimiz var. Bu insanları tanıtmak, okumak, okutmak konusunda en iyi hizmet verebilecek bölümlerimizden birisi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü’dür. Bu tür etkinlikleri önemsiyorum” dedi.

- Maalesef Dedelerinin Yazdıklarını Anlamayan Bir Toplumuz -

Şiirin duygusal içeriği çok yoğun, insanın ruh halini değiştirecek anahtar bir mekanizma olduğundan söz eden Prof. Dr. Mustafa Acar, “Şairler söz sanatının ustalarıdır. Bizim düz yazıyla uzun uzadıya izah edemediğimiz bir takım gerçekleri, onlar birkaç cümle, birkaç beyit, birkaç dörtlükle çarpıcı şekilde söyleyebiliyorlar. Şiirler önemli ve önemsememiz gereken tılsımlı araçlardır” dedi. Divan Şiirinden bir örnek veren ve buradan hareketle son dönemde çokça tartışılan Osmanlı Türkçesi konusundaki düşüncelerini paylaşan ASÜ Rektörü, şöyle devam etti: “Biz maalesef dilimizin başına gelen hallerden, travmalardan, kırılmalardan dolayı dedelerimizin yazdıklarını okuyamaz, anlayamaz durumda bir toplumuz; hafızasını kaybetmiş bir toplumuz; bundan dolayı da özgüven eksikliği yaşayan bir toplumuz. Bu nedenle her konuda Batının, Avrupa’nın, Amerika’nın ağzına bakıyoruz. Bu kötü bir durum ve bizim yeniden toplumsal özgüvenimizi tazelememiz, geçmişimizle bağlarımızı kurmamız, tarihimizle aramızdaki yıkılan köprüleri yeniden onarmamız gerekir.”

Rektör Acar konuşmasının ardından Nazım Hikmet’in “Ben Bir Ceviz Ağacıyım” ve Necip Fazıl Kısakürek’in “Kaldırımlar” isimli şiirlerini okudu. Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Başkan Yardımcısı Yrd. Doç. Dr. Muammer Doğan’ın konuşmasının ardından öğrenciler, Türk Şiirlerinden örnekler sundu. Bölümün iki öğrencisinin kendi yazdıkları şiirleri okuması takdir topladı.