-
RAMAZAN TOPRAK

RAMAZAN TOPRAK


günah keçisi bulundu!

01 Şubat 2016 - 11:28

başarısızlığın sorumluluğu,

gelişmiş ülkelerde yöneticilerde aranır..

gelişmemiş ülkelerde ise sistemde aranır..

bu kapsamda,

yönetim yanlışları sorumluluğu

ya yöneticilere çıkarılır, ya sisteme..

akıllı(!) yönetici/ler hesaba çekilirse

başına neler geleceğini iyi bildiği için ön-alırlar..



suçunu birilerine yıkmaya kalksa

sesi soluğu çıkacağı, kendisini savunacağı,

karşı atağa geçtiğinde suçlamasının altında kalacağı için

bundan kaçınır, garantili bir taktiğe yönelir

ve sesi soluğu hatta gık'ı çıkmayan,

dili olmadığı için kendisini savunamayan

sisteme/rejime suçlarını yıkarak topluma döner,

"ben aslında o yanlışları yapmak istemedim,

o suçları/günahları işlemeyecektim,

onların yerine şu şu şu hizmetleri yapacaktım,

onların yerine şu şu şu sevapları işleyecektim,

lâkin bu sakat sistem bu bozuk rejim var ya,

benim elimi kolumu hatta ayağımı bağladı,

o yüzden işimi görevimi yapamadım" der..

sistem de dili olmadığı, kendisini savunamadığı ve

"neyi yapacaktın da nasıl engel oldum" diyemeyeceği ve

akıllı yöneticileri boşa/açığa düşüremeyeceği için

suç, sistem/rejimin üzerinde kalır..



bu panayır gösterisini seyreden ciddi bir çoğunluk

"sükut ikrardan gelir" diyerek sistemi suçlamaya başlayınca

gün doğduğunu gören yönetici/ler keyifle mırıldanıp,

"hah işte, nihayet günah keçimi buldum" diyerek

sevinç çığlıklarıyla sokağa fırlar ve gururla,

"bakın eyy millet, gördünüz mü suç bende değil,

asıl suçlu bu sistem" der, keyifle..

bütün suçlarını sistemin sırtına yıkmış ve

suçlarından aklanmış! günahlarından arınmış! olarak

göğsünü gere gere meydanlara çıkabilir artık..

herşeye sıfırdan başlama avantajı avansı fırsatı

yakalamanın verdiği cesaretle yarım kalan günahlarına

artan bir şevkle devam edebilir artık..



bu kısır döngü,

ülkemizde yaşanan döngü olmayıp,

sadece patagonyalıların ülkesine özgü olup,

'para goydun ya mevzuat goymuş gadar olursun'

anlayışına sahip patagonya'da yaşanabilir anca..

siz bu ülkeye paragonya da diyebilirsiniz..

patagonya'da halkın azımsanmayacak bir kesimi,

"biz fakirmişiz muhtaçmışız kime ne,

yöneticilerimiz gurur duyacağımız kadar zenginleşsin,

kendimizi zengin olmuş sayarız" diyerek mutlu olurlar, mış..

"yabancının değil ya, bizim zenginimiz" diye teselli bulurlar, mış..

"ülkemiz gelişmemiş miş, geçiniz bunları,

yönetici büyüklerimiz gelişmiş ya, bu bize yeter" deyip

üzerinde durmaz gülerek geçip giderler, miş.. hatta,

"gelişmiş ülkelerin yöneticilerine şööle bi'bakın,

gariplerin doğru dürüst malvarlıkları bile yok,

böyle zengin ülke mi olunur" deyip acırlarmış, mış,

gelişmiş ülkelerin fakir yöneticilerine de, zengin halkına da..



çatışma, kargaşa ve kaoslarla kriz üstüne kriz yaşayan

ve ülkesi kan gölüne dönen patagonyalılar,

mutluluk döngüsü/sarhoşluğu içinde

mutlu mutlu hayatlarına devam ediyorlar, mış..

derken bi'gün deniz bitmiş..!

diyeceğimiz o ki,

patagonya'da asıl sorun

sistem mistem rejim mejim değil, miş..

akıllı yöneticilerin günahlarını sırtına yıkacağı

"günah keçisi bulmak" imiş bütün mesele..

bulmuşlar da netekim, "rejim" miş meğer.. lâkin,

rejimin günahları taşıyıp taşımadığı henüz belli değil, miş..



E-Posta: [email protected]



Ramazan Toprak