KOŞAR 'ÇEVREMİZ ATEŞ ÇEMBERİ, “YURTTA BARIŞ DÜNYADA BARIŞ” DİYE HAYKIRMALIYIZ'

Ülkemizin çevresi, gemisini, uçağını, silahını alan dünya büyükleri ile doldu. Tamda  Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün “Yurtta barış dünyada barış” ilkesinin yaşanması gereken dönemi yaşıyoruz. Siyasal iktidar şu anda ülkemizin bu tartışılmaz ilkesini unutmuş görünüyor. Bu kadar büyük güçler bir Işid için gelmiş olamazlar. Bu bir planın eseri.

Cumhurbaşkanı  Sn. Erdoğan, Musul operasyonunu savunurken ifade ettiği “oradaki sünnileri kim koruyacak” sözleriyle, sünnilerin, sünni kürtlerin, sünni arap ve türkmenlerin hamiliğini üstlendiğini göstermiş, AKP hükümetinin politikalarını mezhep eksenine oturttuğunu açıkça ortaya çıkartmıştır. Sünni olmamız ülkemizin dış politikasını, sünnici, mezhepçi politika ile yönetmemizi gerektirmez. Aslolan ülkemizin çıkarlarıdır.

Mesut Barzani’nin Ankara ziyareti ile ortaya çıkan tabloya bakıldığında, AKP hükümeti Irak’ın iç siyasetine ve etnik-mezhep temelli siyasi ve silahlı ayrışmaların içine derinlemesine dalmış görünmektedir.

AKP, Irak’taki şii-sünni çatışmasında taraf olmuş konumda. Aynısını Libya, Mısır, Suriye’de de yaptılar. Bu ülkelere “demokrasi insan hakları götüreceğiz” maskesi altında, sünnicilik yapıyorlar. Maalesef, laik Türkiye Cumhuriyeti’ni “mezhepçi” bir politika ile Ortadoğu’daki mezhep savaşlarının içine sokma adımları atıyorlar. Bu yanlış, bölgeyi ve dünyayı ateşin içine atabilir.

Işid’e karşı mücadelede saflaşmalar giderek netleşiyor. Irak-Suriye ekseninde, Rusya destekli Tahran-Şam-Bağdat bloku karşısında, Ankara-Riyad-Doha bloku belirginleşiyor. Bu iki blok aynı zamanda şii-sünni bloku olarak da nitelendiriliyor. Biz 92 yıldır mezhepçi bir politikanın içinde olmadık. Bu nedenle bölgemizde barışçı, çevresindeki ülkelerin bütünlüğüne saygılı, komşularının iç işlerine karışmayan örnek bir ülke olduk. Bu politika devam etmelidir.

Dış politikanın “iç politika” malzemesi yapılmasının çarpıcı sonuçlarını, Musul operasyonu gösterdi. Yeni osmanlı siyasetiyle gövde gösterisi yaparak, içte politik nemalanma ve başkanlık sistemine destek arayışları, ülkemizi ağır faturalarla karşı karşıya getirecek. Aksaray'lı hemşerilerimizin çocukları asker olan olanları kalp güpürtüsü ile yatağa girmektedirler. Ortadoğu'da sınırları yeniden çizmeye kararlı büyükler bizi bu bölüşüme katmayacaklar, katmazlar. O nedenle maceraya gerek yok. Hemşerilerimizin kalp güpürtüsüne neden olmaya da gerek yok.