-

AKSARAY'DA RAMAZANDA 'İRFAN SOHBETLERİ' BAŞLADI

Aksaray Belediyesinin Ramazan dolayısıyla düzenlediği “Somuncu Baba Külliyesi İrfan Sohbetleri” başladı.

AKSARAY'DA RAMAZANDA 'İRFAN SOHBETLERİ' BAŞLADI
10 Haziran 2016 - 12:14
Somuncu Baba Camisinde düzenlenen İrfan Sohbetleri programının ilk konuğu Eyüp Sultan Camii İmam Hatibi Kurra Hafız Metin Çakar ile Aksaraylı İlahaiyatçı Yazar Mahmut Ulu oldu.

Programa; Aksaray Belediye Başkanı Haluk Şahin Yazgı, başkan yardımcıları, müftülük yetkilileri ve çok sayıda vatandaş dinleyici olarak katıldı.

Somuncu Baba Aşkın Sırrı adlı kitabının yazarı İlahiyatçı Yazar Mahmut Ulu, kürsüden Şeyh Hamd-i Veli Somuncu Baba’nın hayatı hakkında önemli bilgiler verdi.

Yazar Mahmut Ulu, konuşmasında Somuncu Baba ile ilgili şu görüşlere yer verdi

“Asıl adı Hamîdüddin olan Somuncu Baba, 1349 yılında Kayseri’nin Akçakaya köyünde dünyaya gelmiştir. Ebû Hâmid künyesi de kendisine aittir. Belgelerin bir kısmında Şeyh Hamd-i Veli, bir kısmında da Şeyh Hâmidüddin-i Veli olarak geçmektedir. Ancak, ister tabakat kitapları olsun isterse diğer belgelerde geçen Hâmid-i Kayserî, Ebu Hamîd-i Veli, Şeyh Hamîd-i Veli, Hamîd-i Aksarayî, Hamîdüddin-i Aksarayî, Ebu Hamîd Aksarayî, Hamîdüddin bin Musa, Somuncu Baba, Ekmekçi Koca isimleri tamamen Somuncu Baba’ya aittir. 

            Somuncu Baba Erdebil’de sülûkunu tamamladıktan sonra Kayseri’ye döner. Kayseri’de bir Kurban Bayramı günü Hacı Bayram-ı Veli ile kavuşurlar. Bu kavuşma iki denizin birbirine kavuşması olarak teşbih edilir. Kayseri’de talebe yetiştirir. Kayseri eşrafı, esnafı ve halkı Somuncu Baba’ya büyük bir sevgiyle bağlanır, sohbetine iştirak eder. Bir müddet Kayseri’de kaldıktan sonra Hacı Bayram-ı Veli ile Bursa’ya giderler. Bursa’da bir kenar mahallede ekmekçilikle meşgul olur. Bursa sokaklarında “Somunlar mü’minler, somunlar mü’minler.” diyerek ekmek sattığı veya dağıttığı için halk kendisine “Somuncu Baba ve Ekmekçi Koca” adını verirler.

 Somuncu Baba Bursa’da kendini gizler. Bu gizlenme hali nedeniyle melâmî meşrebe sahip olduğu da anlaşılır. Emir Sultan hazretleriyle ekmek yaptığı fırında bir keramet ile tanışırlar. Somuncu Baba, Ulu caminin açılışında îrad ettiği hutbe ve Fatiha Suresinin yedi vecih üzere tefsir etmesi üzerine sırrı ortaya çıkar ve Bursa’yı terk eder. Hacı Bayram-ı Veli ile birlikte Bursa’dan ayrılıp Hicaz’a giderler. Üç yıl süren Mekke, Medine hayatı sonunda Aksaray’a gelirler. Aksaray’da türbesinin bulunduğu yerde bir çilehane ve bir mescid yaparlar. Bu mescitte talebe yetiştirir. Somuncu Baba’nın bilinen üç adet eseri ve iki adet şiiri vardır. Eserleri: “Kırk Hadis Şerhi” “Zikir Risalesi” “Silah’ul-Müridîn” adlarını taşımaktadır. Şiirleri ise: “Diriyiz daim Ölmeyiz” ve “Senden Dolu İki Cihan” adını taşımaktadır.

Somuncu Baba’nın, aşk ve hakikat arayışı yolunda yaşadığı ömrü 20 Eylül 1412 tarihinde son bulur. Vasiyeti üzerine cenaze namazını Hacı Bayram-ı Veli kıldırır. Aksaray’da çilehanesinin yanına defnedilir. Muasır araştırmacılar Somuncu Baba’nın ömrünün sonuna kadar Aksaray’da kaldığını ve buraya defnolunduğunu söylemektedir. Bunların yanında Âli, Künh’ül-Ahbâr adlı eserinde, Somuncu Baba’nın Bursa’dan Aksaray’a gittiğini ifade etmektedir. Bursalı İsmail Hakkı da Silsile-i Tarîk-i Celvetî adlı eserinde Somuncu Baba’nın Aksaray’da ihtifâ ettiğini yazmaktadır. Osmanlı arşiv belgeleri incelendiğinde de Hz. Pîr’in kabrinin Aksaray’da olduğu anlaşılmaktadır.

Yapılan konuşmanın ardından Eyüp Sultan Camii İmam Hatibi Kurra Hafız Metin Çakar tarafından Kuran-ı Kerim Tilaveti yapıldı. Kurra Hafız Çakar,Aksaraylı vatandaşlara teravih namazı kıldırarak  dua etti. 

YORUMLAR

  • 0 Yorum