MEDENİYETLER, İNSANLIĞIN ORTAK MİRASI BİÇİMİNDE İLERLER

ASÜ Değerler Eğitimi Uygulama ve Araştırma Merkezi’nin Felsefe Topluluğu ile birlikte düzenlediği “Fuat Sezgin” konulu öğrenci panelinde konuşan Rektör Şahin, belirli bir kalıp üzerinden verilen bilgilerin, kişilerin ve toplumların hayata bakış açılarını etkilediğini ve hatta belirlediğini söyledi. İnsanlığın gelişimine dair sürecin ilkçağ, ortaçağ, yakınçağ, yeniçağ şeklinde sıralandığını ve herkese de bu şekilde öğretildiğini kaydeden Şahin, “Peki, bunun belirleyeni kim?” diye sordu. Ortaçağ dendiğinde, kişilerin kafasında genel manada karanlık bir dönemin canlandığını belirten ASÜ Rektörü, “Bu, bir kalıp ve biz farkında olmadan dünyaya bu kalıp içerisinden bakıyoruz. Aslında ortaçağ denilen dönem, bizim kültürümüz için -‘bizim kültürümüz’ ifadesini isterseniz doğu, isterseniz İslam, isterseniz Türk-İslam şeklinde adlandırabilirsiniz- zirve. Ama kafamıza, ortaçağın hep karanlık bir dönem olduğu fikrini yerleştirdiler” dedi. Medeniyetlerin sıfırdan oluşmadığını ve insanlığın ortak mirası biçiminde ilerlediğini vurgulayan Prof. Şahin, “Batı, bizden bulduğu hazineyle yükselirken, bizde bir düşüş süreci yaşandı. Aslında hikâye batının hikâyesi. Yani olup bitenleri, batının belirlediği ve sistematik hale getirdiği bir hikâye içinde anlamlandırıyoruz. İste, Fuat Sezgin bu noktada çok büyük çalışmalar yapan ve hikâyenin başladığı noktayı öne çıkartan bir isim. Bilim tarihi konusunda bir otorite olan Fuat Sezgin, bilgilerin çarpıklığını ortaya koyan önemli bir değer” dedi.

Açılış konuşmasının ardından Değerler Eğitimi Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Doç. Dr. Zübeyir Ovacık’ın moderatörlüğündeki panele geçildi. Felsefe Bölümü dördüncü sınıf öğrencileri Özlem Yıldırımer, Melike Taşdemir, Rabia Güneş ve Gözde Değirmenci, kendilerine ayrılan süre içerisinde, farklı yönleriyle Fuat Sezgin’i anlattı. Etkinliği akademisyenler ve öğrenciler takip etti.