-

TÜRKİYE'DE UYDU ÇALIŞMALARI 2000'Lİ YILLARDA BAŞLADI

TÜBİTAK Uzay Teknolojileri Araştırma Enstitüsü Müdürü Doç. Dr. Lokman Kuzu “Türkiye’de ve Dünyada Uzay Teknolojileri: Dünü, Bugünü ve Geleceği” başlıklı bir sunum yaptı.

TÜRKİYE'DE UYDU ÇALIŞMALARI 2000'Lİ YILLARDA BAŞLADI
08 Mart 2018 - 10:15
Aksaray Üniversitesi (ASÜ) Rektörü Prof. Dr. Yusuf Şahin, son yıllarda Türkiye’de, uzay teknolojileri konusunda çok önemli çalışmalar yapıldığını söyledi.

 

- Türkiye Artık Yeni Ufuklara Yöneldi -

TÜBİTAK Uzay Teknolojileri Araştırma Enstitüsü Müdürü Doç. Dr. Lokman Kuzu “Türkiye’de ve Dünyada Uzay Teknolojileri: Dünü, Bugünü ve Geleceği” başlıklı bir sunum yaptı. Etkinliğin açılış konuşmasını gerçekleştiren ASÜ Rektörü Şahin, “Türkiye’nin ufkunun son zamanlarda, daha önce alışık olmadığı konulara yönlendiğini, kendine yeni çalışma alanlarını belirlediğini hepimiz gözlemliyoruz. Bunlardan birisi de uzay teknolojileri. Bu hususta son derece önemli çalışmalar yapılıyor. Bu ve benzeri konferanslarla konuyu katılımcılarla paylaşmak istedik. Etkinliğin düzenlenmesinde emeği geçenlere ve katılımları için de Sayın Doç. Dr. Lokman Kuzu hocamıza teşekkür ediyoruz” dedi.

 

- Evren Modeli Tarihsel Bir Tartışma -

Uzay hakkında genel bilgiler vererek sözlerine başlayan Doç. Dr. Kuzu, evren modellerine dair tarihi tartışmaların olduğunu; bilim insanlarının bir kısmının evreni sonsuz, bir kısmının ise sonlu olarak tarif etmeye çalıştıklarını anımsattı. Daha sonra yapılan araştırmalarda evrenin tek bir noktadan, sonsuz enerjiden, büyük bir patlamayla başladığına ve giderek soğuduğuna dair bir teorinin belirtildiğini ifade eden Kuzu, “Bugün ‘Big Bang’ denilen büyük patlamayı ispat etmek adına deneyler yapılıyor, uzaya uydular gönderiliyor. Bilim, “Big Bang’i başlatan kim? Evren yaratılmadan önce ne vardı? Sonumuz ne olacak?” gibi sorulara cevap veremiyor. Bilinen şey evrenin genişlediği. Cern deneyleri de bu nedenle yapılıyor. Orada, evrenin başlangıcını anlamak için protonlar hızlandırılıyor ve kafa kafaya çarpıştırılarak kuarklar ve alt parçacıklar ortaya çıkartılıyor” dedi.

 

- Güneşe Uzaklığımız 150 Milyon Kilometre -

Evrenin bilinen yaşının 13.8 milyar yıl ve şu anki sıcaklığının eksi 270 derece olduğunu kaydeden Doç. Dr. Lokman Kuzu, Samanyolu Galaksisi içerisinde 8 gezegen, 182 ay, astroitler, meteorlar, toz bulutları ve gazlar bulunduğunu söyledi. Yapının 100 bin astronomik birim büyüklüğünde olduğunu belirten Kuzu, “Bir birim 150 milyon kilometredir. Bu, dünyanın güneşe olan ortalama uzaklığıdır. Güneş ışıkları dünyamıza ancak 8 dakika civarında ulaşabiliyor. En yakın yıldızsa 39.9 trilyon kilometre uzaklıkta” dedi.

 

- Türkiye’de Ne Gibi Çalışmalar Yapılıyor? -

Genel bilgilerin ardından Türkiye’de uzay teknolojilerine dair yapılmış ve süren çalışmaları anlatan Lokman Kuzu, TURKSAT 1-A ve 1-B uydularının 1994 yılında atıldığını belirtti. Türkiye’nin uydu çalışmalarının 2000’li yıllarda başladığına vurgu yapan Kuzu, “Kurumda 370 çalışanımız bulunuyor. Şu anda metrealtı kamera, TÜRKSAT 6-A haberleşme uydusu ve yüksek çözünürlüklü görüntü uydusu çalışmalarını yapıyoruz. Yaklaşık 1 milyar liralık bir bütçe yönetiliyor. Amacımız, 0.8 metre çözünürlüğü elde etmek ve bunun için de büyük merceklere ihtiyacımız var. Bu merceği Türkiye’de üretmek için altyapı çalışmaları gerçekleştirdik. Elektrikli itki motoru geliştiriyoruz. Bu, dünyada birkaç ülkenin yapabildiği bir şey. İnşallah iki uydumuza ürettiğimiz motorları takıp denemiş olacağız. Bu motor, uzayda xenon gazını elektrik alanında iyonlaştırarak küçük bir itki elde etmemizi sağlıyor” dedi. Uzay araçlarının üzerinde onlarca parça bulunduğunu ve bu parçaların bir kısmını Türkiye’nin yapabildiğini kaydeden Lokman Kuzu, yeni bir çalışma olarak, Yüksek İrtifa İnsansız Hava Aracı projeleri olduğunu da belirtti.

 

Konferansın ardından Doç. Dr. Kuzu, öğrencilerin sorularını yanıtladı. Etkinlik, Rektör Şahin’in plaket takdiminin ardından sona erdi. 

YORUMLAR

  • 0 Yorum