-

DÜNYA RENKLERİ KTO İFTARINDA BULUŞTU

Konya Ticaret Odası (KTO) Karatay Üniversitesi Mütevelli Heyeti 46 farklı ülkeden öğrenciyi iftarda buluşturdu.

DÜNYA RENKLERİ KTO İFTARINDA BULUŞTU
21 Haziran 2016 - 11:56
Programda, “Ramazan-ı Şerif, Kadir Gecesi ve Kandil” konulu konferans veren Başbakanlık Basın Yayın ve Enformasyon (BYEGM) Konya İl Müdürü Cemil Paslı kişisel ibadetlerin fazla abartılmamasını, sosyalleşmeye de zaman ayrılması gerektiğini söyledi.

Konya Ticaret Odası (KTO) Karatay Üniversitesi Eğitim ve Sağlık Vakfı Yönetim Kurulu, 46 farklı ülkeden öğrenciyi iftarda buluşturdu. KTO Karatay Üniversitesi kampüsünde gerçekleştirilen iftar programı, Gana’lı öğrenci Ayuba Issaka’nın Kur'an-ı Kerim Tilaveti ile başladı. KTO Karatay Üniversitesi Eğitim ve Sağlık Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi Teoman Yılmaz’ın selamlama konuşmalarının ardından kürsüye gelen Başbakanlık Basın Yayın ve Enformasyon (BYEGM) Konya İl Müdürü Cemil Paslı, “Ramazan-ı Şerif, Kadir Gecesi ve Kandil” konulu kısa bir konferans verdi. Paslı konuşmasında; “Mülk süresinde Yüce Allah “Ben sizin hanginizin daha iyi amel edeceğini öğrenmek için hayatı ve ölümü yarattım” buyurmuştur. Hayat ve ölüm dediğimiz olay sadece büyük ölüm olarak algılamayın. Güneşin batması bir ölüm, doğması tekrar bir doğum, bu şekilde hayatımız aslında mikro ve makro alemde küçük ve büyük ölümler ve doğumlar şeklinde devam etmektedir” dedi

Üç Aylar Müfettiş Gibi Bizi Kontrol Ediyor

Nefis ve şeytanla mücadelenin yapıldığı bir zaman diliminin yaşandığını ifade eden Paslı, nefsin ıslahı noktasında en etkili amelin oruç olduğunu söyledi. Recep, Şaban ve Ramazanı, hayatımıza giren ve bizleri irşat eden, bizlere rehberlik ve arkadaşlık yapan müfettişler olarak değerlendiren Paslı, “Ramazan-ı Şerif Başmüfettiş, Recep ve Şaban ise Yardımcıları, her yılın üç ayında kapımızı çalıyorlar, selam vererek giriyorlar ve bizim tüm manevi ayarlarımızı kontrol edip, fabrika ayarlarımıza döndürmeye çalışıyorlar.” dedi.

Miting Müslümanı Olmayalım

İslam’da miting Müslümanlığı şeklinde yorumlanan, bir güne, bir ana, bir zamana dayalı ibadet şeklinin bulunmadığı söyleyen Paslı, “Peygamber efendimiz buyuruyor ki ibadetin azda olsa sürekli olanı hayırlıdır. Bu anlamda Müslümanların üç aylara gösterdikleri dini hassasiyetleri diğer tüm zamanlara da göstermeleri gerekmektedir. Ramazan-ı Şeriften sonra şevval ayında altı gün oruçları var. Peygamber Efendimiz (S.A.V.) özellikle tavsiye ediyor ve diyor ki; “Kim Ramazan orucunu tutar ve ona Şevval ayından altı gün ilave ederse, sanki yılın bütününde oruç tutmuş gibi olur” dedi. İslam ve imanın yanı sıra ihsanda ise sen onu görmesen de onun seni gördüğü bilinciyle hayatı yaşamak gerektiğini söyleyen Paslı, “Rabbimizin her an huzurundaymışız gibi o şuurla ve bilinçle hayatımızı devam ettirerek en yüksek mertebeye ulaşmak ve verim almak için gayret göstermeliyiz” dedi.

Kul Hakkı, Allah’ın Üzerimizdeki Hakkından Önemli

Üç ayların şefkatli bir şekilde hayatımıza girerek bizleri kontrol ettiğini söyleyen Paslı; “Lokmamıza dikkat edebiliyor muyuz, yaptığımız işin hakkını verebiliyor muyuz, komşularla ilişkilerimiz nasıl, aile içerisinde eşlerin birbirlerine karşı vazifeleri neler, bunları iyi irdelemek gerekir. Amel-i Salih açısından baktığımız zaman, Cenab-ı Allah’ın bizim üzerimizde olan hakkından ziyade, kulların birbirleri üzerinde olan hakları daha önemlidir” dedi.

Kişisel İbadetleri Fazla Abartmayalım

Namaz ve oruç gibi kişisel ibadetlerin sosyal hayata da yansıtılması gerektiğini söyleyen Paslı; Hz Peygamber, en hayırlı insanı tarif ederken, insanlara en hayırlı olan, Allaha en hayırlı kul, insanlara da en faydalı olandır sözünü hatırlatarak, bir noktaya dikkat çekti. Kişisel ibadetlerin fazla abartılmaması gerektiğini söyleyen Paslı; “Ramazan ayı dahil kişisel ibadetlerimiz, sosyal hayattaki vazifelerimizin önüne geçmemeli, eğer evde aileniz sizi akşam yemeğine bekliyorsa ve vakit darsa gerekirse akşam namazının sadece farzını kılıp, sünnetini daha sonra eda edebilirsiniz” dedi. Yapacağınız faaliyetlerden hiç birinin dört duvar arasında kalmamasına özen gösterilmesini isteyen Paslı, “Dünyada insanlar birbirlerinden ilham alıyorlar. Hayırda izhar vardır bu bir tecvit kuralıdır. Cenab-ı Allah tecvit kurallarıyla bize “Ey kullarım hayrı izhar edebildiğiniz kadar izhar edin, yaya bildiğiniz kadar yayın, açıklayabildiğiniz kadar açıklayın, şerde ise ihfa vardır. Şeride gizleyebildiğiniz kadar gizleyin” şeklinde emrediyor. Müslümanlar olarak bizler, birlik ve beraberliğimizi net bir şekilde yaşadığımız bu mübarek günlerdeki manevi atmosferi, halimizi ve tavrımızı sosyal hayatımıza da yansıtmamız gerekir” dedi.

Stüdyo Terör Örgütleri İslam’a Zarar Veriyor

İslam toplumunun dünyaya vereceği çok önemli mesajlar olduğunu ve bugün bir kısım algı operasyonları sayesinde, Müslümanları temsil etmeyen ve stüdyolarda kurulmuş terör örgütlerinin, İslam’ın o güzel, şefkatli yüzünü yanlış ve farklı göstermeye çalıştıklarını söyleyen Paslı; “İslam’ı gerçekten temsil eden bizlerin, sesimizi daha çok yükseltmesi gerekmektedir. Özellikle Ramazanda, Kadir gecesinde bu mesajı vermemiz lazım” dedi. Namaz, oruç, zekat ve hac gibi kişisel ibadetlerin hepsinin birer sosyal boyutunun olduğunun altını çizen Paslı, İslam’ın sosyal hayatın yönündeki mesajlarının daha güçlü bir şekilde yaşatılması gerektiğini sözlerine ekledi.

Konferansın ardından sahne alan Sadık Kadir isimli öğrenci ise Arapça ve İngilizce ilahi okudu. Program, yapılan duaların ardından sona erdi. Programa KTO Eğitim ve Sağlık Vakfı Başkan Vekili Arslan Korkmaz, Başkan Yardımcısı Ömer Faruk Okka, Mütevelli Heyeti Üyeleri, Mehmet Çenesiz, Teoman Yılmaz, Abdullah Işık, Hayati Şanlı ve aileleri katıldı.

YORUMLAR

  • 0 Yorum