-

CHP İZMİR MİLLETVEKİLİ MUSA ÇAM AKSARAY'A GELDİ

CHP İzmir milletvekili Musa Çam Aksaray'a geldi. CHP İl teşkiletını ziyaret eden Çam Burada bir açıklama yaptı çam Açıklamasında:

CHP İZMİR MİLLETVEKİLİ MUSA ÇAM AKSARAY'A GELDİ
02 Şubat 2015 - 13:32
4 eski bakanla ilgili olarak kurulan TBMM Soruşturma Komisyonu'nun 22 Aralık 2014'te yapması gereken oylamanın AKP'li üyelerce 5 Ocak 2015'e ertelenmesi, 5 Ocak'ta da Yüce Divan'a gerek olmadığı kararının verilmesi, talihsizliktir. Ancak bu, yolsuzluk dosyalarının kapatıldığı anlamına gelmez.

9 AKP'li, 4 CHP'li, 1 MHP'li ve 1 HDP'li üyeden oluşan komisyon eski bakanların tümünü akladığı gibi, yetki ve sorumluluk sınırlarını aşarak dosyadaki delillerin temelini oluşturan tapelerin de imhasına karar verdi.

·        Örtü üzerinden siyaseti gelenek edinen AKP, sayısal çoğunluğuna güvenerek halktan kaçamaz.

·        4 eski bakana ilişkin dosya 5 Ocak'ta Meclis Genel Kurulu'na geldi. AKP milletvekillerinin, kaçak sarayın değil vicdanların sesini dinlemesini bekledik. 4 eski bakan hiçbir usulsüzlüğe bulaşmadığını ispatlamak istiyorsa, bunu Yüce Divan önünde haykırabilir ve gerçek anlamda temize çıkabilirdi.

Yolsuzluk sadece ahlaki çöküntüye değil aynı zamanda ekonomik erezyona da neden olmaktadır. Son iki yılda Türkiye'ye gelmeyi planlayan pek çok uluslararası şirket, rüşveti ve ayrımcılığı besleyen hukuksuzluklardan dolayı vazgeçmiştir. Son olarak Yüce Meclis de yolsuzluğa ve hukuksuzluğa alet edilmiştir.

Yolsuzluklardan beslenenler yolsuzluğu bitiremezler. Meclis AKP Grubu'nun vicdanını dinleyen 40 - 50 milletvekili dışındaki bölümü bunun kanıtı olmuştur.

AKP iktidarında ekonominin geldiği noktanın özeti şudur:

1.     Ekonomik büyümeyi sürekli kendisinden önceki cumhuriyet hükümetleri ile karşılaştıran AKP, çarpıtılmış rakamlarla, "90 yılda yapılamayanı yaptık, büyümeyi, kalkınmayı katladık" demektedir. AKP'den önceki dönemde Türkiye ortalama yüzde 5 büyümüştür. AKP döneminde bu oran yüzde 5'in altında kalmış, son 7 yılda ise yüzde 3,5 düzeyinde olmuştur.

2.     AKP'nin 90 yılda yapılamayanı yaptık derken doğru söylediği başlıca konu borçlanmadır. 90 yılda yapılamayan borçlanma bu hükümet döneminde olmuştur. 2002 yılında 130 milyar dolar olan dış borç 2014 yılında 400 milyar dolara ulaşmıştır. Bu bağlamda, AKP'nin "IMF'ye olan borcumuzu ödedik" söylemi büyük bir yalandır. Zira IMF'ye olan 22,1 milyar dolarlık borç, daha yüksek bir faizle borç alınarak kapatılmıştır. Öyle ki, sadece borç hanesinin yeri değişmiştir!

 

Türkiye Cumhuriyeti'nin ilk yılları borç alarak değil, borç ödeyerek geçmiştir. Bu dönemdeki CHP iktidarı, Osmanlı'dan devralınan 145 milyon altın lira borcu, tarihine saygı gereği kuruşu kuruşuna ödemiş, üstelik yüzde 10 düzeyinde kalkınmayı gerçekleştirmiştir. O günlerin CHP iktidarı, geçmiş borçları temizleyerek Osmanlı'ya dünyaya borç takıp giden imparatorluk denmesini önlemiştir.

 

3.     AKP Cumhuriyet tarihinin en büyük faizcisidir. Türkiye'ye akan sıcak para yılda ortalama yüzde 20 faiz kazanmakta, AKP bununla dışarıdan para getiriyoruz diyerek övünmektedir. Sıcak paraya yılda 50 milyar lira faiz ödemesi yapılmaktadır. Hükümet ülke kaynaklarının büyük bölümünü faiz lobisine sunmaktadır.

 

4.     AKP yapan değil, satan partidir. Türkiye'de özelleştirmelerin başladığı 1986 yılından 2015 yılına dek 65 milyar dolarlık satış yapılmıştır. Bunun yüzde 87'lik dilimini oluşturan 57 milyar dolarlık bölümü AKP döneminde yapılmıştır.

 

AKP, önemli bölümü Cumhuriyetin ilk yıllarında CHP iktidarı döneminde yapılan onlarca tesisi satmış, karşılığında bunun onda biri düzeyinde bile tesis inşa etmemiştir.

·        1934'te kurulan SEKA, 1935'te kurulan Etibank, 1937'de kurulan Türkiye Demir Çelik İşletmeleri, 1953'te kurulan TÜGSAŞ, 1960'ta kurulan Erdemir AKP döneminde satılan kurumlardan sadece birkaçıdır.

·        AKP, Cumhuriyetin ilk yıllarında çakılan çivileri tek tek satmış, üretim ekonomisinin çivisini çıkarmıştır.

5.  Bu satışlarla ve uyguladığı yandaşı kollama yöntemiyle Türkiye'deki dolar   milyarderi sayısı Japonya'yı geçmiştir. Japonya'da 15 dolar milyarderi            varken Türkiye'de 37'dir. Buna karşılık Japonya'da açlık sınırının altındaki          insan sayısı oransal olarak bile ölçülmeyecek düşüklükteyken, Türkiye'de            nüfusun dörtte biri açlık sınırının altında gelire sahiptir.

6. İşsizlik, Türkiye'de sadece "parasızlık" değil aynı zamanda "umutsuzluk"     haline gelmiştir. Resmi istatistiklere göre işsizlik oranı yüzde 10,5'tir. İş          bulma umudunu yitirdiği için iş aramayanlar da hesaba katıldığında oran           yüzde 17,5'tir.

      Gençler arasındaki işsiz oranı yüzde 19,2'dir.

      İşsizliğin ana nedeni, 1 milyar dolar düzeyinde hiçbir tesis inşa etmeyen,      AKP iktidarıdır. Bu iktidar döneminde özel sektör de özellikle hukuki alt       yapıya güvenemediği için yatırımdan kaçınmıştır.

7. Mevcut geliri ile geçinemeyen aileler borçla yaşamını döndürmeye    ça        lışmaktadır. 2002 yılında kredi kartı borçları 4,3 milyar lira iken bugün bu rakam 74,2 milyar liraya yükselmiştir.

      Aynı zaman diliminde batık tüketici kredisi borçları 43 kat artarak 278         milyon liradan 12,1 milyar liraya çıkmıştır.

8.  2015 yılı emekli zamları açıklandı. Yetim aylıklarına yapılan zam 6 lira 99    kuruş, dul aylıklarına yapılan zam 9 lira 32 kuruş. 600 TL aylık alana 13 lira   98 kuruş, 800 lira aylık alana 18 lira 64 kuruş, 1000 lira aylık alana 23 lira     30 kuruş, 1047 lira aylık alana 24 lira zam yapılmıştır. Yapılan 24 liralık            zammın günlüğü ise 80 kuruş, yani bir bardak çay parası bile değil.

      CHP iktidarında açlık sınırı olan 1250 TL’den aşağı emekli ücreti                      olmayacaktır.

9. Tarımda üretimden çok ithalat öndedir. Hükümetin ekip biçmeyle gerçek    anlamda tek ilgisi Tarım Bakanı'nın soyadıdır.

            AKP döneminde Rusya, Almanya, Fransa ve Ukrayna'dan buğday, İngilte    re ve Hırvatistan'dan arpa, Gürcistan'dan saman, ABD, İtalya, Yunanistan,            Mısır, Çin, Pakistan, Hindistan, Türkmenistan, Özbekistan ve Brezilya'dan      pamuk, Arjantin, Paraguay ve Uruguay'dan soya, Mısır, Etiyopya, Bangla  deş ve Çin'den kuru fasulye, Kanada'dan yeşil mercimek ve nohut ithal             edilmiştir.

Hayvancılıkta da durum vahimdir

1980'de bu memleketin nüfusu 44 milyondu, bugün 77 milyon; her yıl 1 milyon nüfus artırdık bu memlekette. 50 milyon koyunumuz vardı 1980'de, bugün 29 milyon koyunumuz var; her 2 koyundan 1'ini kaybettik. 19 milyon keçimiz vardı, bugün 9 milyon keçimiz var; her 2 keçiden 1'ini kaybettik. 16 milyon sığırımız vardı, şimdi 14 milyon sığırımız var; sığırımız 2 milyon azaldı. 1 milyon mandamız vardı  118 bin manda kaldı; her 10 mandadan 9'unu kaybetti bu memleket. AKP Hükümeti tarafından son dört yılda 2 milyonu koyun, 1,5 milyonu sığır olmak üzere 3,5 milyon canlı hayvan ithal edildi.  Yani "Canlı hayvan varlığı arttı." diye söylenen şey maalesef ithalat yapılan şeydir.

·        Bu politika sürmektedir. Hükümet ithalat politikasıyla bizim çiftçimizi değil, başka ülkelerin çiftçilerini desteklemektedir.

 

Chp İktidarında, Ekonomik Ve Sosyal Alanda, Halkımızın Refahını, Ulusal Gelirden Aldığı Payı Artırıcı Yönde Adımlar Hızla Atılacak, Dara Düşmüş Geniş Kitleler Kısa Sürede Rahatlatılacaktır.

Bu Doğrultuda;

1.     Dul Ve Yetim Aylıkları, Şehit Ailesi Ve Gazi Aylıkları, Yaşlılık Aylığı Yüzde 150, Bağ-Kur, Sgk, Emekli Sandığı Emekli Aylıkları, Yüzde 100 Artırılarak, Refah Payı İlavesiyle, İnsanca Yaşam Düzeyine Çıkartılacaktır.

 

2.     Dul Ve Yetimlerimize, Şehit Ailelerine, Gazilerimize, Yaşlılık Aylığı Alanlara Ve Emeklilerimize, Ramazan Ve Kurban Bayramlarında, Birer Maaş Tutarında, Bayram İkramiyesi Verilecektir.

 

3.     Emeklilerden, Asgari Ücretle Çalışanlardan, Sosyal Güvenlik Destek Primi Ödemesi Alanlardan, İşsizlik Aylığı Alanlardan, Sağlık Kurumlarında Tedavi Ve İlaç Katkı Payı Ödemesi Kaldırılacaktır.

4.     Benzer Durumdaki Küçük Esnaf, Çiftçi Ve İşletme Sahiplerinin Aynı Şekilde Bankalara Olan Borçlarının, Gecikme Ve Cezai Faizleriyle, Ana Para Borçlarının Yüzde 25'i Silinecek, Kalan Borç Tutarı Bir Yıl Ertelenerek, Faizsiz 12 Taksite Bölünecektir.

 

5.     Hepimizin Ödediği Vergi, Harç, Resim Ve Cezalardan, Bütçeye Aktarılan Paylarla Yapılan, Sosyal Yardım Ve Destek Ödemeleri, Anayasamızın Sosyal Devlet İlkesi Uyarınca, Bir Kat Artırılarak İnsani Düzeye Çıkartılacaktır.

 

6.     Üniversiteli Gençlerimizden Alınan, Yüksek Öğrenim Harç Ve Kredileri Kaldırılacak, Yüksek Öğretim Kurulu (Yök) Lağvedilerek, Üniversitelerde Özerklik, Özgür Akademik-Bilimsel Eğitim, Üniversitelerin Kendi Yönetimlerini Seçmesi Ve Öğrencilerin Yönetimde Temsil Edilmesi Sağlanacaktır.

 

7.     Yüksek Öğrenim Öğrencilerine Verilen Burs Ve Krediler Yüzde 100 Artırılacak, Öğrenim Dönemi Boyunca Her İki           Sömestrde, Bir Aylık Burs-Kredi Tutarından Az Olmamak Kaydıyla, "Kültürel Destek Katkı Ödemesi" Yapılacaktır.

 

8.     Özel Üniversitelerle, Vakıf Üniversitelerinde, Burslu Öğrenci Kontenjanı, Toplam Öğrenci Sayısının Yüzde 35'i Düzeyine    Çıkartılacaktır

 

9.     Ziraat Ve Halk Bankası, Asli Görevlerine Dönecek, Kaynaklarının Asgari Yüzde 75'ini Tarım, Hayvancılık, Küçük Esnaf Ve Sanatkara, Kobi'lere Kullandırılacaktır.

 

10.   Küçük Ve Orta Boy İşletmelerin Yatırımları Desteklenecek, Bu Alanda Faizsiz Yatırım Kredisi, Enerji Desteği, Sosyal Güvenlik Prim Desteği, Vergi Desteği, Lojistik Desteği, Pazarlama Desteği Devreye Sokularak, İşletmelerin Faaliyete Geçmesinden İtibaren 5 Yıl Süresince Bu Destekler Kesintisiz Sürdürülecektir.

YORUMLAR

  • 0 Yorum